Merhaba üreten kardeşlerim, merhaba…
İçinde bulunduğumuz ekonomik kriz, biz işçileri aldığımız üç kuruşu nasıl yetireceğimizi düşünmenin telâşıyla beraber yaşamımızı sürdürmeye zorluyor. Kapitalistlerin bitmek bilmeyen kâr hırsları, doymayan gözleri bizleri açlığa, yoksulluğa, çaresizliğe itiyor. Bizler çalıştığımızın karşılığını alamamanın yanında ne düzenli olarak ücretlerimizi alabiliyoruz ne de aldığımız para ihtiyaçlarımızı karşılıyor.
Evet, dostlar; ben de bir fabrika işçisiyim. Yaklaşık olarak iki buçuk yıllık bir çalışma hayatım var. Bunun bütün bölümü fabrikada geçti ve geçiyor. Fabrikada üretime ara vermeksizin gece gündüz devam ediyoruz. Üstelik ürettiğimiz şey gece gündüz tüketilecek bir şey değil, tül perde…
On iki saat boyunca sabahın kör karanlığından akşamın geç saatlerine kadar hayatımızın büyük bölümü fabrikada geçiyor. Hayatımızı ev-iş arasında sınırlı tutan patronlar sınıfı, biz işçileri ülkemizde ve dünyada olup bitenden haberdar olmaktan mahrum bırakıyor. Bu durum biz işçilerin kendi sorunlarımızı unutmamıza, dış dünyada olup biten olaylara sessiz kalmamıza neden oluyor. İşçilerin muhabbetlerinin büyük bölümünü çalışma temposu ile ilgili konuşmalar, futbol muhabbetleri, loto, iddia konuları oluşturuyor.
Biz bunu kırmak için, derneğimizin İşçi Dayanışması bültenini işçi arkadaşlarımıza bir şekilde ulaştırmaya ve sorunlarımızın tek bir yerde değil her yerde aynı olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Ayrıca mümkün olduğu kadar işçi kardeşlerimizle bültenimiz üzerine sohbetler ediyoruz.
İşçi kardeşlerim her şeyi biz üretiyoruz, biz her şeyin kendi ellerimizden geçtiğini bilerek hareket edenlerden olmalıyız. Kaybedecek hiçbir şeyimizin olmadığının, kazanacağımız koskoca bir dünyanın olduğunun farkına varmalıyız. Neden mi varmalıyız?
Ücretlerimizi üç aydan üç aya alan bizleriz,
On iki saat aralıksız çalışan bizleriz,
Evimizde doğalgaz olup da fatura korkusuyla soğuktan donan bizleriz,
Aç kalan açıkta kalan bizleriz,
Evet, dostlar bunlar için mücadele etmeliyiz. Kazanacaklarımız için el ele verip, mutlu yarınlara ulaşmalıyız.