Ben, Zeki Triko’da çalışan bir işçiyim. Zam ayımız gelmesine rağmen, krizi bahane ederek bizlere hiçbir zam vermediler. Bununla ilgili olarak söylenecek çok şey var ama hadi şimdilik bunu bir kenara bırakalım. Çünkü yaptıkları bununla sınırlı değil. Utanmadan şimdi de tuvaletlere yasak getirdiler. Neymiş, çok fazla tuvalete gidiliyormuş. Böyle bir yasağa diyecek söz bulmak çok zor. İnsanlar genelde tuvalete gidince değil gidemeyince sorun yaşarlar, hatta bu ileri bir boyuta ulaşırsa ciddi bir sağlık sorunu var demektir. Ama bizdeki uygulamada, hemen her işyerinde olduğu gibi, sağlıkla falan ilgilendikleri yok. Tek dertleri bizleri nasıl daha çok çalıştırabilecekleri.
Bakın yasağı uygulamaya nasıl soktular. Önce tek bir bölüme bu yasağı uygulayarak bir nabız ölçtüler. Yasağın henüz uygulanmadığı bölümlerdeki işçilerin tepkileri “sizin şefinizin ses çıkarmaması yüzünden bunlar oluyor, asla bizim bölümde olmaz” şeklindeydi. Tabii kimseden ciddi bir tepki gelmedi. Çünkü biz maalesef örgütlü değiliz. Tek başımıza da hiçbirimiz sesimizi çıkaramıyoruz. Baktılar ki sesini çıkaran yok tüm bölümlere aynı yasak geldi. Sizin şefiniz yüzünden bunlar oluyor diyenlerden de hiç ses çıkmadı. Şimdi artık her işçinin tuvalete günde iki sefer gitme hakkı var. Böyle giderse kimsenin ishal falan olmaması için herhalde toplu duaya başlamaktan başka çaremiz kalmayacak.
Evet, patronlar en insani ihtiyacımızı bile bize çok görüyorlar. Biz bu kadar örgütsüz ve haklarımızdan bihaber olduğumuz için de istediklerini istedikleri gibi uyguluyorlar. Meydan şimdilik onların, istedikleri gibi at koşturabiliyorlar.
Biz işçiler bir araya gelmezsek, haklarımızı öğrenmez ve insan kalabilmek için mücadele etmezsek daha kim bilir başımıza neler gelecek. Zeki Triko’da çalışan işçi kardeşlerim, gelin bir araya gelelim ve haklarımıza sahip çıkalım. Bu akıl almaz uygulamaları engellemenin ve yeni yasaklarla karşılaşmamanın tek garantisi bizim birlikteliğimiz olacaktır.
Bana tüm bunların mümkün olduğunu öğreten UİD-DER ve onun yayını olan İŞÇİ DAYANIŞMASI bültenidir. Siz de bu bülteni alın, UİD-DER’e gelin. Bu sistemin tüm pisliklerine karşı birlikte mücadele yürüyelim.