Sinter Metal işçilerinin direnişlerinin 100. günü vesilesiyle UİD-DER olarak düzenlediğimiz kutlama etkinliğinde, direnişçi işçilerle, direnişleri ve 100. gün etkinliği üzerine konuştuk.
UİD-DER: 100. günden geriye dönüp baktığınızda sizce genel olarak neler iyi yapıldı ve neler eksik bırakıldı?
Direnişçi bir kadın işçi: İlk direnişe çıktığımızda birbirimize kenetlendik ve kardeşleştik. Zamanla bu duygular yıprandı. Direnişe çıkmak çok büyük bir cesaret, fakat daha önemli olanı direnişi sonuna kadar sürdürmek ve yaygınlaştırmaktır. Direniş yerinde eğitici ve öğretici tartışmaların olmasını isterim. Ülkede ne olup bittiğini öğrenmek iyi olur. Direnişte bulunan erkek işçi arkadaşlarımızın çoğunun ilgisini spor ve şans oyunları çekiyor.
Direniş komitesinden bir işçi: Bu 100 gün içinde iyi olan şey kapıda sıkı bir birlikteliği örmemiz oldu. Yağmur, kar ve soğuk demeden işverene gücümüzü gösterdik. Bu birbirimize verdiğimiz destekle oldu. Etraftan da bizlere destek geldi. Yakın uzak işçiler destekte bulundular. Tüm Türkiye sesimizi duydu. Eksik olarak, bazı arkadaşlarımızı birlikte tutamadık. Onlara anlatmaya devam ediyoruz. Tekrar onları kazanmaya çalışacağız. 380 kişi işten atıldı. Yok denecek kadar az işçi sendikayı biliyordu. Sendika nedir, faydası nedir görmüş olduk. Örgütlü olmak ve örgütlenmenin önemini anladık.
UİD-DER: Direnişiniz 100 gün daha sürse neler yapmak isterdiniz?
Kadın işçi: Yaşadığımız bu durumun değişmesini isterdim. Direnişimizi güçlendirmek, maddi olanaksızlıkları çözmek isterdim. Grev yerinde eğitim çalışmalarının olmasını isterdim.
Komiteden işçi: Tekrar bıkmadan usanmadan direnişe arkadaşlarımızın sahip çıkmalarını sağlayacağız. Eksikliklerimizi gidermek isterdim. Bilgilenmek ve çevredeki işyerlerinden destek bulmaya çalışacağız. İşçi ailelerinin de destekte bulunmasını sağlayacağız.
UİD-DER: Eğer 100 günlük direniş olmasaydı ve sizler 100 günü fabrikada geçirseydiniz sonuç ne olurdu?
Kadın işçi: En başta psikolojik sorunlar yaşardım. Fabrika içinde çok yoğun baskılar vardı. Tuvaletten tutalım mesai saatleri içinde konuşmaya kadar her şey yasaktı. Daha fazla üretim diye baskılar vardı. Hiçbir insan bu koşullara dayanamazdı. Maaşlarımız ve sosyal haklarımızda kesintiler yapılacağını düşünüyorum. Kriz bahane edilecek ve bizler kuru maaşla kalacaktık.
Komiteden işçi: Örgütlenme ve sendika olmasaydı, eskisi gibi çalışsaydık, sinirli ve stresli olurduk, sıkıntılarımız oldurdu. Hem maddi hem de manevi sıkıntılar yaşardık. Bu durum aile ve çocuklarımıza da yansırdı. 5 yıldır çalıştığım halde aldığım ücret 630 liraydı. Ücretlerimizde bir değişiklik olacağını sanmıyorum.
UİD-DER: Bu direniş size ne kazandırdı?
Kadın işçi: Her şeyden önemlisi istediğim bir şeyi yaptım. Bugün ölsem inanın gözlerim arkada gitmeyecek. Daima imrendiğim bir şeyi yaptım. Önceleri grev ve direniş yapan işçileri gördüğümde ben de yapsam diye düşünürdüm. Kendimi bugün onurlu ve gururlu hissediyorum. Haksızlıklara karşı kafamızı kuma gömmemeliyiz.
Komiteden işçi: Özetle birlik ve beraber olduğumuzda her şeyin üstesinden geldiğimizi gördüm. Tüm Türkiye işçilerinin birlik ve beraberlik içinde olması gerekiyor.
UİDD-DER: UİD-DER’in düzenlediği 100. gün etkinliğini nasıl buldunuz?
Kadın işçi: Bugün burada 100. günümüzü büyük bir coşkuyla kutladık. Bize bu etkinlik umut verdi. İşçiler olarak neşemiz yerine geldi, umutlandık. Geriye dönüp baktığımda 100 gün sabırla direndiğimizi görmek çok sevindirici oldu. Etkinlik çok güzeldi.
Komiteden işçi: Çok güzel bir etkinlik oldu. UİD-DER’e, Ssndikaya ve direnişçi işçilere teşekkür ediyorum. Etkinlik mükemmel ve güzeldi. Bu etkinliğin sadece Sinter’de değil tüm grev ve direnişlerde de olmasını isterim.
UİD-DER: Mücadelenizde yanınızda olacağız, söyleşi için teşekkür ederiz.