Ben su kadar saf ve berrak insanlarla birlikte olmaktan mutluluk duyuyorum. Çıkarsız saf bir kardeşlik bu. Bunlar benim sınıf kardeşlerim. Daha birkaç ay öncesine baktığım zaman, ben aslında ben değilmişim diyorum. Şu anki ben, hangi sınıftan olduğumu, ne yaptığımı, niçin yaptığımı bilen benim. Hayatım boyunca bulamayacağım insanları ben UİD-DER’de tanıdım. Ve bununla övünüyorum.
Ben de herkes gibi robotlaştırılmış, ev-iş arasında gidip geliyordum. Bir haftasonu gidip bir film ya da tiyatro izleme durumum yoktu. Çünkü ben bir işçiyim. Ama UİD-DER’le tanıştıktan sonra hayatımda farklılıklar oldu. UİD-DER’de sinema, tiyatro, koro gibi çalışmalar var ve bunları biz işçilere izlettiren, sergileyen farklı farklı sektörlerde çalışan işçiler. Bu muazzam bir şey; işçiler bir araya gelerek kendileri için bir şeyler yapıyorlar. Bir de serbest işçi kürsüsü var. Bu kürsüde dışarıda haykıramadıklarımızı haykırabiliyoruz. UİD-DER’li işçi kardeşlerle beraber olmak çok güzel. Her şeye rağmen neşeli olmaları ve başaracağız demeleri muhteşem bir şey. Beni hayata bağladığı için UİD-DER’e çok teşekkür ediyorum.