16 Nisan günü, Şili’de, işten atılmalara ve hükümetin ekonomi politikalarına karşı genel grev düzenlendi. Ülkenin tek büyük işçi federasyonu olan Unitary Labor Central’in organize ettiği grevde, sosyal reformların sekteye uğraması ve özel sektördeki işten çıkarmalar protesto edildi. Krizi fırsata çevirmek isteyen patronlar sınıfının ve hükümetin ikiyüzlü politikaları teşhir edildi. Ana slogan “Krizin faturasını işçiler ödememeli” oldu. Şili’de işsizlik, diğer tüm ülkelerde olduğu gibi, her geçen gün artıyor. İşçilerin emeklilik ücretleri ve sosyal hakları gasp ediliyor.
Bu, Başbakan Bachelet’e karşı düzenlenen ikinci genel grev. İlki Ağustos 2007’de yapılan genel grevde, on binlerce işçi, Bachelet’in izlediği neo-liberal politikaları protesto etmişti. Bu durumdan rahatsız olan hükümet, ağır polis baskısıyla grevci işçileri dağıtmaya çalışmış, çatışmalarda 740 işçi tutuklanmış ve 50 işçi yaralanmıştı.
Kendi politikalarının protesto edilmesine tahammül edemeyen hükümet, bu sefer de işçilerin üzerine polisi saldı. İşçilere biber gazı ve tazyikli su ile saldıran polis 20 işçiyi tutukladı. Protestolar ve yürüyüşler Şili’nin Valparaiso, Concepción ve diğer şehirlerinde de yapıldı.