Derinleşen krizin etkileri tüm sektörleri sararken, sermaye düzeninin sahibi patronlar ve emirlerindeki sendika temsilcileri çıkış yolları arıyorlar. Pek çok patron, işçilerin ücretlerini ödemeyerek ya da erteleyerek krizin yükünü işçilere bindiriyor. Bu saldırıların en kapsamlısı son olarak büyük bir tekelden, Ereğli Demir Çelik’ten geldi.
Ereğli Demir Çelik fabrikasının sahibi Oyak grubu ile Türk Metal sendikası, işçi ücretlerinde 16 aylığına %35 indirim yapılması yönünde anlaşmaya vardıklarını açıkladılar. Burjuva medyanın “1400 işçinin işten atılmasının önüne geçildi”, “örnek dayanışma”, “ölüm sarmalındaki Erdemir’e sendikadan hayat öpücüğü” gibi başlıklarla duyurduğu bu karar, Zonguldak (Erdemir) ve İskenderun’da (İsdemir) çalışan 7000 işçiyi etkiliyor.
Burjuvazi Erdemir’de yaşananları tüm işçi emekçi kitlelere örnek olarak gösteriyor. Erdemir patronu işçilerine özetle şunu diyor: “Bugüne kadar yoksulluğa göğüs gerdiniz, bundan sonra da biraz açlığa dayanın, biz de o arada düşen kârlarımızı yeniden yükseltelim!” Patronun kapıkulu haline gelmiş Türk Metal sendikacıları ise “ne yaptıysak siz işten atılmayasınız diye yaptık” tarzındaki açıklamalarla işçileri kandırmaya çalışıyorlar.
Bizler işçiler olarak uyanık olmak zorundayız. Patronların çıkarları ile bizim çıkarlarımız dün olduğu gibi bugün de çatışıyor. Onların “örnek dayanışma” diye adlandırdıkları şey aslında işçi sınıfına saldırıdır. Krizin faturasını biz ödemek zorunda değiliz. Erdemir ve İsdemir işçilerinin bu saldırı karşısında yapması gereken, patronların hizmetkârı olan sendikacıları tepelerinden atmak ve dayatılan bu koşullara karşı mücadele etmektir. Zincirlerimizden başka kaybedecek bir şeyimiz yok! Gün mücadele günüdür!