Selam dostlar, 19 Nisan pazar günü Orhanlı’da “Krize ve Savaşa Karşı Haydi 1 Mayıs’a” şiarıyla düzenlenen etkinliğe dostlarımızla beraber katıldık. Şenliğimize birçok sektör ve mahalleden katılanlar arasında Marport liman ve Sinter metal direnişçi işçileri ve İstanbul’un dört bir yanından dostlarımız da vardı. Direnişçi işçiler sohbetlerinde üstüne basa basa mücadele yolu birlik ve beraberlikten geçer, birlik ve beraberliğin yolu da ancak işçi sınıfının mücadelesinden geçer diyordu. Koro ekibi birçok dilde işçi sınıfının marşlarını dile getirdi. Sunum ve sinevizyon görüntüleriyle "krizin ve savaşların" sorumlusunun işçi sınıfı değil patronların kâr hırsı olduğu anlatılıyordu. O halde krizin faturasını işçiler değil patronlar ödesin deniliyordu. Savaşlar da patronların kâr hırsından kaynaklanıyor, krizden sağlam çıkmak amacıyla işçileri birbirine boğazlatmak için cephelere gönderiyorlar.

Evet dostlar, kapitalistlerin krizlerini ödememek için, dünyayı parsel parsel bölen kana doymayan bu vampirlerin oyunlarına gelmemek için geçmişimize bakalım. İşçi sınıfının savaşı sona erdirmek için silahını kime doğrulttuğuna bakalım. Ve asıl düşmanın farkına varalım. İnsanlıktan nasip almamış, dünyayı kana bulamış, düzenbazlara karşı el ele verelim, renklerimizle değil sınıfımızla!