
UİD-DER’le birlikte bir 1 Mayıs’ı daha geride bıraktık. Krizden dolayı bu seneki 1 Mayıs dünya işçi sınıfı açısından daha önemli bir yere sahipti. Çünkü milyonlarca işçi, işsizlik, açlık, yoksulluk vb. daha birçok sorunla boğuşarak 1 Mayıs’ı karşılamıştır. İşte tam da bu dönemde alanlarda olmanın ne kadar önemli olduğunun bilincinde olduğumdan dolayı UİD-DER’le birlikte alanlardaydım.
İşçi sınıfına karşı yapılan tüm baskılara karşı taleplerimizi patronlar sınıfına ve diğer işçi kardeşlerimize duyurmak için tüm gücümüzle haykırdık. “Yaşasın 1 Mayıs, Biji Yek Gulan!”, “UİD-DER Yürüyor Mücadele Büyüyor!”, “Açlık, Savaş, Faşizm, İşte Kapitalizm!”, “Yaşasın 1 Mayıs, Yaşasın Sosyalizm!”, “Kriz, Savaş, İşsizlik, Çözüm İşçi İktidarında!”, “Kapitalist Sistemi Yıkacağız, Sınıfsız Bir Dünya Kuracağız!”, “Bütün Ülkelerin İşçileri Birleşin!”.
Gerek Kadıköy’de gerekse Gebze’de büyük bir coşku vardı. Bir an içimden dedim ki, “uyuyan dev yavaş yavaş uyanmaya başlıyor ve o uyandığı zaman bütün kan emiciler kaçacak delik arayacaklar.” İşçiler artık kulaklarını daha çok açmaya başladı. Artık kapitalistlerin süslü sözlerine inanmamaya başladılar.
Kapitalistler kendi krizlerinin bedelini biz işçilere çıkarmaya çalışıyorlar. Ama biz işçiler bu bedeli ödemeyi reddediyoruz ve bu bedeli onlara ödeteceğiz. İşçi sınıfının uyandığı o günde hepsinin tepesine işçilerin demir yumruğu inecek ve gerçek eşitlik ortaya çıkacak.
Yaşasın 1 Mayıs, Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!