Biz Toki’de çalışan işçiler olarak, işçilerin birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’a katılmak üzere hazırlıklarımızı yapmıştık. Ama 1 Mayıs sabahı bütün bu hazırlıklar boşa gitti. Hayatımızın ilk 1 Mayıs’ına katılmak için sabırsızlanıyorduk, çok heyecanlıydık. Ama hevesimiz kursağımızda kaldı.
Sabah kalktığımızda hazırlıklarımızı yapmış, çıkmak üzereydik ki, beklenmedik bir engellemeye uğradık. Çadırdan tam çıkıyorduk, şirketin patronu önümüze dikildi ve bize tehditler savurdu. Patron bize şöyle dedi: “Eğer giderseniz çantanızı alın gidin ki bir daha gelme zahmetine girmeyin.” Onun böyle demesiyle diğer arkadaşlarımızdan destek de bulamadık. Durum böyle olunca mecburen 1 Mayıs alanlarına da katılamadık. İşte bir kez daha örgütsüzlüğün ne kadar kötü bir durum olduğunu gözlerimizle gördük. Bugüne kadar hiç somutta yaşamamıştık. Ama insan yaşayınca bu haksızlıklara, adaletsizliklere karşı bir şeyler yapmanın gerekliliğinin bilincine varıyor.
Umuyoruz ki seneye olacak 1 Mayıs’a katılmak için elimizden geleni yapacağız. Çünkü artık bundan sonraki 1 Mayıslarımızın ziyan olmasını istemiyoruz. Bunun içinde, örgütlenmeli ve örgütlemeliyiz!