Artık her sabah uyandığımızda, bir patronunun işçilerin ücretlerini ödemeden kaçıp gittiği haberiyle karşılaşıyoruz. Son olay Edirne’den. Edirne’nin Sazlıkdere köyü yakınlarında fason üretim yapan Genç Tekstil patronları Murat Bulut, Mehmet Demir ve Yalçın Uzunlar, 12 Mayıs gecesi bekçiyi bira alması için çarşıya gönderdikten sonra makineleri ve dikime hazır kumaşları kamyonlara yükleyerek ortadan kayboldular.
Dokuz ay önce üretime başlayan Genç Tekstil’de, geçen aya kadar 125 işçi çalışıyordu. İşçilerin hiçbirinin SSK girişleri yapılmamış. Asgari ücret olan ücretleri dahi beş aydır ödenmiyordu. Ücretleri ödenmediği için, Nisan ayında 60 işçi dört aylık ücretini almadan işten ayrıldı. Geriye kalan 65 işçi ise ücretlerini alma umuduyla çalışmaya devam ediyordu. 13 Mayıs sabahı servisler işçileri almak için gitmemişti. Kendi imkânlarıyla işyerine gelen işçiler boş binayla karşılaştılar. Beş aydır birikmiş ücretlerini alamayan ve işsiz kalan işçilerin birçoğu sinir krizleri geçirdi. Beş aydır ücretlerini alamayan işçilerin hepsi ya kredi kartıyla ya da başka yerlere borçlanmışlar. Neşe Avcı isimli kadın işçi, ağlayarak şunları söylüyordu: “Eşimden ayrı yaşıyorum ve iki çocuğuma bakıyorum. Ücretimi alamadığım için bankadan kredi çektim. Ancak kredi borcumu bile ödeyemedim. Ben ne yapacağım şimdi? Nereden para bulup borcumu ödeyeceğim?”
İşçiler, üç patronun da cep telefonuna ulaşamadılar. Genç Tekstil’in fason çalıştığı ACT adlı tekstil fabrikasının yöneticileri de işyerine geldi. Fakat onlar da Genç Tekstil’in patronlarına ulaşamadıklarını söylediler. İşçiler patronların gelip ücretlerini ödemesi için işyeri önünde eylem yaptılar. İşçilerin birikmiş ücretlerini, SSK girişlerini bile yapmayan patronları bulup getirmek için hiçbir şey yapmayan devletin yetkili kurumları ise, jandarma ekipleri ile işyeri içinde ve çevresinde yığınak yaparak işçilerin eylem yapmasını engellemeye çalıştılar.
Bir ay önce Halil Tekstil, üç gün önce Şirin Tekstil, bugün Genç Tekstil işçileri, patronlarının kaçıp gitmesiyle mağdur oldular. Halil, Şirin ve Genç Tekstil işçileri başka tekstil atölyelerinde işe girdiler ya da girmeye çalışıyorlar. Ancak aynı sorunlar yeni gittikleri işyerlerinde de var. Henüz sıranın kendilerine gelmediğini düşünen başka yerlerde çalışan işçiler de sessizce üretimi sürdürüyorlar. Her sabah bir başka patronun işçilerin aylardır birikmiş ücretlerini ödemeden kaçıp gitmesi biz işçilere bir ders olmalıdır. Patronların hiçbir sözüne güvenmemeliyiz. Güveneceğimiz tek şey örgütlü gücümüzdür. Kendimize ve işçi arkadaşlarımıza güvenip birlikte mücadele etmeliyiz. Başka hiçbir seçeneğimiz yok.