“Masalara sığamadık üç bir yanına saçıldık kıyıların… gök gözlü kızlar demliyor çaylarımızı haydi soğutmayalım!” (Elif Çağlı)
21 Haziran Pazar günü Ankara temsilciliği olarak dostlarımızla Bayındır Barajında bir piknik düzenledik. Çeşitli sektörlerden işçi arkadaşların, öğrencilerin, ev kadınlarının katıldığı pikniğimiz hep birlikte kurduğumuz UİD-DER sofrasında yaptığımız kahvaltıyla başladı. Ardından şiirlerimizi, şarkılarımızı okuduk hep birlikte. Gerçekleştirdiğimiz bilgi yarışmasıyla işçi sınıfının mücadelesine dair bilgilerimizi pekiştirdik, yeni şeyler öğrendik. Tiyatro kulübümüzle hazırladığımız “Hamdolsun Örgütlüyüz” adlı oyunumuzu oynadık. Çevremizdeki, genciyle yaşlısıyla, kadını erkeğiyle piknik alanında bulunan diğer dostlarımız da oyunu izlemek için bizlere katıldılar ve onların da ne denli keyif aldığı yüzlerindeki ifadelerden belliydi. Sonrasında çektiğimiz halaylara da katıldılar ve bizimle birlikte o coşkuyu yaşadılar. Serbest kürsüde ise aslında hepimizin yaşadığı ortak sorunlardan bahsettik. Birçok arkadaşımız aylardır maaşlarını alamadıklarından, eve götürecek ekmek parası bulamadıklarından bahsetti. Sincan Organize Sanayi Bölgesinde bülten dağıtımı yaptığımız bir fabrikadan gelen dostlarımız ise patronların “kırmızı şapkalılardan” (bunlar biz UİD-DER’liler oluyoruz!) ne denli korktuğunu ve bunun nedenini de çok iyi bildiklerini söyledi. Devamında ise, vardiya usulü çalışmanın bizleri ne derece zor koşullara sevk ettiğinden, işçi ailelerden gelen öğrenciler olarak çoğu zaman hem okuyup hem çalıştığımızdan, işsiz işçiler olarak yaşadığımız sıkıntılardan ve en önemlisi de sıkça vurgulandığı gibi, var olan tüm bu sorunları ancak örgütlü gücümüzle yenebileceğimizden bahsettik.
Serbest kürsünün ardından bir arkadaşımız İşçi Dayanışması bültenimizi tanıttı. Neden okumamız ve işyerlerimizde, okulumuzda, kısacası bulunduğumuz her yerde çevremizdekilere neden okutmamız gerektiğinden bahsetti.
Birlikte olduğumuz, örgütlü olduğumuz zaman her şeyin nasıl da düzenli bir şekilde ilerlediğini hep birlikte bu kısacık günde de gördük. Kısa bir gündü ama dolu dolu bir gündü. Patronlar sınıfının bizden çaldığı zamanın gerisinde kalan bir zamanda hep birlikte olmanın mutluluğunu ve güzelliğini yaşadık. Gün boyu sıkça tekrarlanmış olmasına rağmen yine ısrarla vurgulamak gerekir ki, içinden geçmiş olduğumuz bu kriz döneminde patronlar sınıfı tüm silahlarıyla işçi sınıfına saldırmaktadır. Bizim ise buna verecek tek bir yanıtımız var; işçi sınıfının saflarında yer alarak örgütlü bir şekilde mücadele etmek.
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!
UİD-DER Yürüyor Mücadele Büyüyor!