
DİSK’in ve Maden-İş’in mücadeleci önderi Kemal Türkler, ölümünün 29. yılında Topkapı Mezarlığında bulunan kabri başında anıldı. Yürüyüş ile başlayan anmaya eşi Sebahat Türkler, Kemal Türkler Eğitim ve Kültür Vakfı (KETEV), DİSK ve Birleşik Metal-İş Sendikası yöneticileri, UİD-DER, TKP, İGD ve Tüm-İGD katıldı. Yürüyüş boyunca “Kemal Türkler Kavgamızda Yaşıyor!” sloganı haykırıldı.
Kabri başında yapılan saygı duruşunun ardından KETEV Genel Başkan Yardımcısı Rasim Öz bir konuşma yaptı. Öz, faşizmin işçi sınıfını ezerek ve onun önderini katlederek iktidara geldiğini, Kemal Türkler’in katilini koruyanların onların suç ortakları olduğunu ve devletin ödenek yokluğunu bahane ederek sanık Ünal Osmanoğlu’nu mahkemeye çıkarmadığını belirtti. Öz, katilin, 11 ay sonra dolacak olan zaman aşımı süresinden faydalanılmak için korunduğuna dikkat çekti.
Birleşik Metal Genel Sekreteri Selçuk Göktaş da yaptığı konuşmada, faşist darbe ile işçilerin kazanılmış haklarının ortadan kaldırıldığını ve DİSK’in kapatıldığını belirtti. Kemal Türkler’e hitaben konuşan Göktaş şunları söyledi: “İşçi sınıfının mücadelesinin zor ve kutsal bir dava olduğunu senden öğrendik. Sendikaların gerçek sahibinin işçiler olduğunu senden öğrendik. Söz, yetki ve karar sahibinin işçiler olduğunu senden öğrendik. Ekonomik haklarının yanı sıra siyasal alanın demokratikleşmesi için işçilerin mücadele vermesi gerektiğini senden öğrendik. Öğrendiklerimiz hafızamızda kalmayacak. Hayalimizdeki güzel günler çok uzak değil. Sana işçi sınıfından güzel günler getireceğiz.”
Kemal Türkler davasında yapılan hukuksuzluğu eleştiren DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi ise, davanın görüleceği 30 Temmuza güçlü bir katılım çağrısı yaptı. Kemal Türkler’in mezarına konulan karanfillerle anma son buldu.
Kemal Türkler, yaşamını, işçi sınıfının örgütlenmesine ve insanca yaşanacak bir dünya kurma mücadelesine adadı. Onun önderliğindeki DİSK, sözde “siyaset üstü”, devlet güdümlü uzlaşmacı sendikal anlayışa büyük bir darbe vurdu. Sendikal mücadelenin her aşamasında işçi sınıfının karar sahibi olmasına, nice grev ve direnişe başarıyla öncülük etti. Faşist güçler, işçi sınıfına ağır bir darbe vurmak için gerçekleştirdikleri suikastla Türkler’i sınıf mücadelesinden kopardılar. Fakat işçi sınıfı ne Türkler’i ne de verilen mücadeleleri unutacak! Katillerden ve kapitalist düzenden hesap elbet sorulacak ve bilinçli işçilerin önderliğinde DİSK, yeniden gerçek bir sınıf mevzisi haline getirilecek!