
Guney_Kore1.jpg [1]
Ssangyoung Motor, Şubat ayında, iflas programından yararlanacağını ve işgücünü yüzde 36 oranında azaltacağını duyurmuştu. Bu oran yaklaşık 2700 işçiye denk düşüyordu. O tarihten itibaren 1670 işçi emekliliğe ayrılırken, 976 işçi direnişe geçerek 21 Mayısta fabrikayı işgal ettiler.
Temmuz ayının ortalarından itibaren yiyecek, içecek tedarik etmeleri engellenen ve gazları (yani elektrikleri) kesilen direnişçi işçilere karşı 22 Temmuzda binlerce polis saldırıya geçti. Saldırıda, fabrikanın üzerine polis helikopterleri tarafından göz yaşartıcı gaz püskürtüldü ve işçiler fabrikadan çıkmaya zorlandı. Ancak işçiler polisin vahşi saldırısı karşısında kendilerini molotof kokteylleriyle ve sapanlarla Guney_Kore2.jpg [2]
25 Temmuzda ise, direnişçi işçilerle dayanışmak üzere bir “Ulusal İşçi Yürüyüşü” düzenlendi. Güney Kore’nin en mücadeleci sendikası olan KCTU tarafından örgütlenen bu eyleme yaklaşık 7 bin işçi katıldı. Eyleme çocuklarıyla birlikte katılan işçiler, direnişçi işçilere destek vermek üzere işgal altındaki fabrikaya yürüdüler. Dayanışmacı işçiler içerdeki sınıf kardeşlerine içme suyu ve yiyecek vermeye çalıştılar ancak polisin saldırısına uğradılar. Göstericilerin üzerine gaz ve basınçlı suyla saldıran polis, pek çok işçiyi de gözaltına aldı.
Ssangyoung yönetimi, “işçilerin yasadışı ve şiddete dayalı işgal eylemi sona ermedikçe” masaya oturmayacağını söylüyor. Patronlar dünyanın her yerinde aynı söyleme başvuruyorlar: “Eyleminiz yasadışıdır!” Yüzlerce işçiyi bir günde kapı önüne koyanlar, bu yaptıklarını “yasal” görüyorlar ama işçilerin buna direnmeleri “yasadışı” oluyor.
Tüm dünyadaki direnişçi işçiler gibi Ssangyoung işçileri de kararlı mücadeleleriyle işçi sınıfına örnek oluyorlar.
Yaşasın İşçi Sınıfının Uluslararası Mücadele Birliği!
Kahrolsun Patronlar Sınıfı ve Onların Sömürü Düzeni!
Guney_Kore3.jpg [3]
Guney_Kore4.jpg [4]