
kmltrklr 029.JPG [1]
Duruşma günü Bakırköy adliyesi önünde gerçekleştirilen basın açıklamasına yaklaşık 300 kişi katıldı. Adliye bahçesinde toplanan kalabalığa ilk müdahale, polisin basın çalışanlarını Adliye bahçesinin dışına çıkartması oldu. Polis adliye bahçesinde basın açıklaması için toplanan ve sloganlar atmaya başlayan kalabalığı da bahçenin dışına çıkardı. Polisin müdahalesi bununla da sınırlı kalmadı. Siyasi çevrelerin flama ve dövizlerine tahammül edemeyen polis, basın açıklamasını sabote etmeye çalıştı.
Basın açıklamasına katılan kitle, “Kemal Türkler Kavgamızda Yaşıyor”, “Kemal Türkler Ölümsüzdür”, “Katiller Bulunsun Hesap Sorulsun” sloganlarını attı. Açıklamanın ardından duruşma salonuna yönelen kalabalığa polis tekrar müdahale etti. Polisin flama ve dövizlerin indirilmesini ve slogan atılmamasını dayatması üzerine kitle ile polis arasında kısa süreli bir arbede yaşandı. DİSK yöneticilerinin polisle pazarlığı sonucunda adliye bahçesine flamasız, dövizsiz ve slogansız girileceği açıklandı.
kmltrklr 042.JPG [2]
Adliyeden çıkan kitle, mahkemeden çıkan beraat kararını, “Katiller İşçiye Hesap Verecek”, “Faşizme Karşı Omuz Omuza”, “Satılmış Yargı İstemiyoruz” sloganlarıyla protesto ettiler. Duruşma sonrasında Adliye bahçesinin önünde basına konuşan Süleyman Çelebi, “Satılmış Yargı İstemiyoruz” sloganını atan kitleyi önce susturdu, ardından da “Bu iş yine de yargı ile çözülecek” dedi. Karara itiraz dilekçesini sunduklarını belirten Çelebi “12 Eylül darbesinin hazırlığında önemli bir adım olan Kemal Türkler cinayetini, 12 Eylül mitinginde daha kitlesel katılımla protesto etmek üzere bir araya geleceğiz” dedi ve eylem sona erdi.