20 binden fazla insanın birkaç saniye içinde öldüğü Gölcük depreminin üzerinden koca bir 10 yıl geçti. Yaşanan büyük acıdan sonra yüz binlerce işçi ve emekçi ailesi büyük zorluklar çekti. Ailelerini, akrabalarını, komşularını, dostlarını kaybeden depremzedelerin bir bölümü hâlâ evsiz. Kimi çok küçük prefabrik evlerde kalıyor, kimi yüksek kiralar ödüyor, kimisi ise kendilerine verilen evlerden çıkartılmaya zorlanıyor. Depremzedeler başlarını sokacak güvenli bir konut talep ederken, devlet, deprem evlerine yerleştirilen depremzedeleri polis zoruyla dışarı atıyor.
İzmit Arızlı ve Yuvacık Beldelerinde, dönemin Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin tarafından yollanan yardımlarla yaptırılan 242 deprem konutuna şimdi devletin bürokratları yerleştirilmek isteniyor. İki ay üst üste kirasını veremeyen depremzedeler, protokol gerekçe gösterilerek kapı dışarı ediliyor. Boşalan dairelere ise vali yardımcısı, emniyet mensubu gibi bürokratlar yerleştiriliyor. Şimdiye kadar bu yolla depremzedelerin elinden 50 daire zorla alındı.
Arızlı’daki konutlara yerleştirilmek istenen bir bürokrata depremzedeler karşı koydular. Haber bültenlerine de yansıyan olayda, polis acımazsızca acılı depremzedelere saldırdı. Bürokratları savunan polis komiseri, depremzedeleri gözaltına alma emri verdi. Bu son olay da gösteriyor ki, işçi ve emekçi ailelerinin payına bu düzende ya ölüm ya evsizlik ya da tutuklamalar düşüyor. Bizler için güvenli bir yaşamın yolu örgütlü bir güç olabilmekten geçiyor.