
UİD-DER Gazi şubesinde Pazar günü işçi dostlarımızla birlikte “Sicko” (Hasta) adlı filmi izledik.
Özel sağlık sisteminin uygulandığı ABD’de işçi kitlelerin, emeklilerin ve göçmenlerin yaşadıkları sorunlar, izlediğimiz filmde hastalarla yapılan çarpıcı röportajlarla dile getiriliyordu. Filmde, parası olmadığı, primi yetmediği için birçok insan hastane kapılarından çaresizce geri dönüyordu. Özel sağlık şirketlerinin hile ve yalan üzerine kurdukları sistem kitleleri ölüme mahkûm ederken, sağlık sektöründeki tekellere ise milyonlarca dolar kâr kazandırıyordu.
İzlediğimiz film her ne kadar ABD’li emekçilerin sağlık hizmetinden yararlanamamasını anlatıyor olsa da, orada yaşananlar Türkiye’deki manzaralara pek de uzak değil. Film sonrasında sohbet ettiğimiz işçi dostlarımız yaşadıkları sorunlardan bahsettiler. Bir işçi arkadaşımız, “patronların keyfî olarak sigortamızı aylarca geciktirmelerine ve bunu yasalmış gibi yutturmaya çalışmalarına razı gelmemeliyiz” dedi. Başka bir arkadaşımız, hastane kuyruklarının sona erdiği aldatmacasına karşı çıkarak, sağlık işlemi yaptırmaya başladığı andan itibaren insanları bu haktan yararlanmaya nasıl pişman ettiklerini anlattı. Bir kadın tekstil işçisi arkadaşımız ise, enfeksiyondan dişi şişmiş bir şekilde derdini anlatmaya çalıştı ve “ben de şikâyetçiyim bu yapılanlardan, biz işçi olduğumuz için bunları yaşıyoruz. Siz ne yaparsanız ben de onu yaparım, her zaman yanınızdayım” dedi.
“Hastalık”, bu düzenin sadece soyguncular, yağmacılar, sahtekârlar için yani patronlar yararına işlemesidir. Bu hastalığın yegâne tedavisi, onun iyileşebileceğine inanmak değil ondan kurtulmaktır. Sigortalı-sigortasız, çalışan-işsiz, sağlıkçı-hasta hepimizi birlikte mücadeleye çağırıyor bu hastalık!