Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun ücret belirleme toplantısını yaptığı sırada HSGG Platformu bileşenleri tarafından protesto eylemi yapıldı. Saraçhane Parkında toplanan emekçiler önce burada “demokrasi çadırı” kuran itfaiye işçilerini ziyaret ettiler. Ardından Unkapanı’nda bulunan SGK Müdürlüğü’ne kadar sloganlar eşliğinde bir yürüyüş gerçekleştirdiler.
SGK Müdürlüğü önünde, Platform adına yapılan açıklamada, işçilere reva görülen asgari ücretin devletin kendi kurumlarının açıkladığı açlık sınırının bile çok altında olduğuna dikkat çekildi.
“Asgari ücretin onurlu insanca yaşam koşullarını sağlayabilecek temel gereksinimleri karşılayabilir durumda olması gerektiği” belirtilerek, anayasanın asgari ücrete ilişkin 55. maddesinde, asgari ücretin tespitinde çalışanların geçim şartlarının göz önünde bulundurulacağı ifadesinin yer aldığı dile getirildi. Aynı maddede, çalışanların yaptıkları işe uygun adil bir ücret elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan yararlanmaları için gerekli tedbirleri alma görevinin devlete verildiği de hatırlatıldı.
Aileleriyle birlikte yaklaşık 40 milyon kişiyi doğrudan ilgilendiren asgari ücretin tüm çalışanların ücretleri açısından temel bir kriter oluşturduğu ifade edilerek şu talepler sıralandı:
-
Asgari ücret çalışanlar içinelektrik, su, doğalgaz kullanımı asgari ihtiyaç sınırına kadar ücretsiz olmalıdır.
-
Sabah 06.00–09.00 ile 18.00–21.00 saatleri arasında ulaşım ücretsiz olmalıdır.
-
Eğitimde hiçbir ad altında para alınmamalı, eğitimin okul dışı giderleri de devlet tarafından karşılanmalıdır, sağlık tümüyle parasız olmalıdır.
-
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısı emekçilerin ağırlığı arttırılarak genişletilmeli, görüşmeler kamuoyuna açık hale getirilmelidir.
-
Asgari ücret net olarak belirlenmeli, asgari ücret üzerinden alınan vergiler kaldırılmalıdır. Bölgesel asgari ücret yolundaki girişimler terk edilmelidir.
Açıklamanın sonunda, asgari ücrete komik zamla, bölgesel asgari ücret girişimleriyle, özel istihdam bürolarıyla, elektriğe, doğalgaza yapılan ve yapılması planlanan zamlarla, hükümetin, 2010 yılını işçilere açıkça saldırı yılı ilan ettiği belirtildi. Bunun örneklerinin Tekel, demiryolu ve itfaiye çalışanlarına ve sendikalara karşı gerçekleştirilen saldırılarda görüldüğü vurgulandı. Açıklama, “son yıllarda yürüttüğümüz mücadeleyi devam ettirme kararlılığındayız” sözleriyle sona erdi.