İşçi kardeşler,

Bizleri felakete sürükleyecek olan işten atmaların sonu gelmiyor. Milyonlarca işçi krizle birlikte işten atıldı, işsiz kaldı. Bugün her 5 işçiden biri işsizlikle boğuşuyor. Her geçen gün artan işten atmaların tek nedeni, patronların daha fazla kâr isteğinden başka bir şey değildir. Bir avuç patron servetine servet katıyorken, milyonlarcamız aileleriyle birlikte işsiz ve aşsız yaşamaya mahkûm ediliyor. Bizler bu kötü gidişe artık dur demezsek, yarınımız bugünden çok daha kötü olacak!

Nitekim önümüzdeki dönemde patronlar “kısa çalışma ödeneği”nin bitmesini bahane ederek, onlarca fabrikadan yüzlerce işçi kardeşimizin işine son verecek. İşsizlik ödeneğinden de yararlanamayacak olan bu işçileri ve ailelerini ileriki günlerde bekleyen tek şey: açlık ve yoksulluktur. Gebze’deki Akkardan ve Isuzu otomotiv fabrikalarında yüzlerce işçi bu sebeple daha birkaç hafta önce işten atıldı. Sırada hangi fabrika ve kaç işçi var kimse tahmin edemiyor.

Ancak umutsuzluğa ve karamsarlığa asla ve asla kapılmamalıyız. Gün dayanışma ve birlik olma günüdür. Her şeyi üreten ve zincirlerinden başka kaybedecek şeyi olmayan bizler değil miyiz? İşyerlerimizde bugünden oluşturacağımız işyeri komiteleriyle işten atmalara karşı örgütlenelim. Hep beraber işten atmaların karşısında olalım. Sendikalarımızı görev başına çağıralım. Eğer bizler inanır, ister ve hep beraber mücadele edersek, karşımızda hiçbir güç duramaz. Tekel, Çemen, Asemat, Kent A.Ş. ve daha nice grev ve direnişteki işçiler gibi Akkardan işçileri de direnişin ve mücadelenin onurlu yolunu bizlere açtılar.

Kardeşler,

Yarın sıranın bize gelmesini beklemeden bugünden tezi yok grev ve direnişlere, işten atılan işçilere destek olalım, mücadele eden kardeşlerimize hep beraber sahip çıkalım. Elimizi taşın altına birlikte koyalım. Grev ve direnişte bulunan sınıf kardeşlerimize maddi ve manevi dayanışma kampanyalarıyla destek olalım. Bilmeyen, duymayan işçi kardeşlerimize de biz haber verelim. Unutmayalım ki;

Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiç Birimiz.