26 Şubat saat 17.30’da Hava-İş Genel Merkezi önünde bir araya gelen sendika ve demokratik kitle örgütleri, Bakırköy Özgürlük Meydanına kadar yürüyüş gerçekleştirdiler. Eyleme direnişte olan Marmaray işçileri ile İtfaiye işçileri de katıldılar. Atılan sloganlarda sendikalara “Genel Grev” çağrısı yapıldı.

Yürüyüş kolunun Özgürlük Meydanında toplanmasından sonra ilk konuşmayı Tek Gıda-İş 10 No’lu şube başkanı Muzaffer Dilek gerçekleştirdi. Dilek, yapılan özelleştirmelerle Tekel işletmeleri ve arazilerinin talan edildiğini söyledi. Sendika başkanlarının tutumundan genç sendikacıların duyduğu rahatsızlığı, “20 yıldır üyelerimiz ve halka anlatacak yeni hiçbir şey kazandırmadınız. 20 yıldır hep kaybettiklerimizi nasıl canla başla savunduğunuzu anlattınız, avundunuz, avuttunuz” sözleriyle dile getirdi.

Dilek’ten sonra basın açıklamasını okumak üzere sözü Haber-İş Avrupa yakası şube başkanı Levent Dokuyucu aldı. Dokuyucu, 4/C’nin anayasa, iş yasası ve uluslararası sözleşmelere aykırı olduğuna dikkat çekti. Hükümetin Tekel işçilerine karşı takındığı tavrı eleştirdi. Tekel işçilerinin mücadelesinin, ülkeyi yönetenlerin nasıl bir zihniyete sahip olduğunu ortaya çıkardığını ifade etti. Dokuyucu sözlerine şöyle devam etti: “Tekel işçilerinin elinde dalgalanan bayrak, şeker işçilerinin, Marmaray işçilerinin, Esenyurt Belediyesi işçilerinin kamu çalışanlarının da bayrağıdır… Tekel işçisi, ne kimseden lütuf bekliyor, ne de sadaka istiyor. Tekel işçisi hakkı olanı istiyor. Tekel işçisi kölelik düzeni olan 4/C’nin içine girmeyeceğim diyor.”

Dokuyucu’dan sonra KESK genel başkanı Sami Evren ile Bahçelievler Demokrasi Güçleri adına bir Tekstil-Sen yöneticisi birer konuşma yaptılar. Eylem devam ettiği sırada Esenyurt Belediyesi’nden 8 işçinin daha işten çıkarıldığı duyurusu yapıldı. İşten çıkarmalar sloganlarla protesto edildi. Konuşmaların sonunda işçiler Tekel işçilerine 28 Şubatta herhangi bir saldırı olması halinde, bu saldırıya bulundukları her yerde cevap vereceklerini ifade ettiler.