Ben 18 yaşında, ayakkabı sektöründe çalışan bir işçiyim. Benim çalıştığım fabrikada 300’e yakın işçi var ve bu sayının neredeyse yarısı çocuk yaşta işçilerden oluşuyor diyebilirim. Ben de 14 yaşında işe başlamıştım. 3 yıldan beri çalışıyorum, ama sigorta primlerim daha 6 aydır ödeniyor. Yani iki buçuk yıl sigortasız çalıştırıldım. İşyerimizde sigortasız işçi sayısı oldukça fazla. Özellikle çocuk işçiler hem sigortasız hem de asgari ücretin altında ücretlere (400-450 TL) çalıştırılıyorlar. İşyerini birkaç defa sigortasız işçi çalıştırdığı için şikâyet edenler oldu. Ama patronlar bunun da yöntemini bulmuş. Akçaburgaz’da, Hadımköy yolu üzerinde San-1 olarak geçen sanayi bölgesinde, bütün ayakkabı üreten fabrikaların patronları ortak davranıyorlar. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan müfettişler denetleme yapmaya geldiğinde, hemen haberleşip çocuk işçileri ve sigortasız işçileri fabrikanın kuytu köşelerinde saklıyorlar. Böylelikle de denetleme sırasında sigortasız ve çocuk işçi yok görünüyor. Bazı ani baskınlarda ise, patronlar, çocuk ve sigortasız işçilere, yeni işbaşı yaptıklarını söylemlerini istiyorlar. Diğer bir şeyse, bizim fabrikanın patronu ücret verirken elini öptürüyor. Çoğumuzda maalesef öpüyoruz.
Bu bölgede, çeşitli ayakkabı fabrikalarında yaklaşık 2000 işçi çalışıyor. Hemen hemen bütün fabrikalarda çocuk ve sigortasız işçi çalıştırılıyor. Patronlar her fabrikada aynı uygulamaları hayata geçiriyorlar. Patronlar birlikte hareket ediyorlar, ama biz işçiler ise bunu başaramıyoruz. Birlik olmaktan korkuyoruz. Krizin ve işsizliğin bunda büyük rolü var, bu durum işçileri kokutuyor. Korkunun ecele faydası yok. Bizlerin her ne olursa olsun haklarımızı savunmak için birleşmemiz gerekiyor.