
İSKİ bünyesinde çalışan 500 taşeron işçinin işe geri dönmek için yürüttüğü direniş 12. gününü geride bıraktı. Aksaray’daki İSKİ Genel Müdürlüğü önünde direnişlerini sürdüren işçiler, 26 Mart Cuma günü öğlen saatinde İSKİ Ümraniye Şube Müdürlüğü önünde bir basın açıklaması yaptılar. Şube Müdürlüğü önünde önlükleri ile oturan 50 işçi, attıkları sloganlarla mücadelede kararlı olduklarını belirttiler.
Karel, Sistem ve Elsan taşeron firmalarının işten attığı işçiler, yaptıkları basın açıklamasında, “bizler de yaşayarak gördük ki, en az işsizlik kadar önemli olan bir sorun da, çalışanların hiçbir iş güvencelerinin olmamasıdır” dediler. Taşeron firmaların işçileri birer ticari meta olarak gördüğünün altının çizildiği basın açıklamasında, işçiler, bugüne kadar ödenmeyen ücretlerinin, gecikmeden doğan haklarının acilen ödenmesini istediler. İşçiler, İSKİ bünyesinde kadrolu işçi olarak çalışmak istediklerini ifade ettiler. Hükümete de seslenen işçiler, “sizin bahsettiğiniz sosyal adalet nasıl bir şey? Binlerce kişilik istihdamdan bahsettiğiniz bir dönemde yüzlerce kişiyi işsiz bırakmak mıdır sosyal adalet” diye sordular.
Eyleme katılan işçiler, İSKİ’de halen çalışan işçilere ise şöyle seslendiler: “Biz bu eyleme katılan işçiler olarak biliyoruz ki, birliğin olmadığı yerde güç, gücün olmadığı yerde hak yoktur. Sabırla, ısrarla haklarımız alana kadar Aksaray’daki eylemimiz devam edecektir. Bütün emek dostlarının desteklerini bekliyoruz.”
Oturma eylemi yapan işçilere kaldırımdan bakan üç kadın işçiyle sohbet ederek onlara eylem hakkında ne düşündüklerini sorduk. Üç kadın işçinin yaşları 55 ilâ 60 arasındaydı. Kadın işçiler öğlen molasında sokaktan yükselen sesler üzerine ne olup bittiğini merak ederek bakmaya gelmişler. Eylem hakkında bilgi verdiğimiz kadın işçiler, sonuna kadar işçilerin eylemini destekliyoruz diyerek sohbete başladılar. “Bizim de çocuklarımız işçilik yapıyor, düşük ücret alıyor ve zor geçiniyorlar. Biz de çalışıyoruz, maaşlarımız zamanında ödenmiyor ve sigortalarımız yapılmıyor. Ne yapacağız, kime başvuracağız bilmiyoruz. Sorunlarımız hep aynı, korkarız ki yarın daha kötü olacak” diyerek yaşadıkları sorunlardan bahsettiler.
Evet işçi arkadaşlar, hepimizin sorunu aynı ve mücadele etmezsek yarınımız daha kötü olacak. UİD-DER bütün işçilerin örgütlenmesine yol göstermek için var. Çalıştığımız işyerlerinde örgütlenmeli ve haksızlıklara karşı sesimizi çıkarmalıyız.