Derneğimiz UİD-DER’in çıkarmış olduğu İşçi Dayanışması bülteninin Mart sayısını, bulunduğumuz bölgede işçi kardeşlerimize ulaştırdık. Kısaca, dağıtımlarımız sırasında öne çıkan sohbetlerden söz etmek istiyorum.
Gebze İstasyon Durağındaki bülten dağıtımımız sırasında bir işçi şöyle konuştu: “Ben bir havaalanında uçak bakımında çalışıyorum. Daha önce sendikalı bir fabrikada çalışıyordum, çalışma koşullarlı oldukça ağırdı ve ücretler ise çok düşüktü. Bizler haklarımızı bilmeden çalışıyoruz, onun için şimdi bana verdiğiniz İşçi Dayanışması yeni işyerimde işçi olarak haklarımı öğrenmemde faydalı olacak.”
Gebze Feniş Durağında konuştuğumuz bir işçi şunları söyledi: “Ben Gölcük’te bir tersanede memur kadrosunda çalışıyorum. Memur dediğime aldanmayın, ben yaklaşık 14 saat çalışıyorum, üstelik her gün 1 saat yol gidiyorum. Hayat şartları çok zor, üniversite bitti rahat ederim sanıyordum, ama asgari ücrete, her an işten atılma korkusuyla çalışıyorum.”
Sarkuysan fabrikası önünde sendikalı bir grup işçi arkadaşımızla yaptığımız sohbette işçiler Akkardan direnişine sahip çıktıklarını dile getirdiler: “Bizler Akkardan fabrikası önünde direnen işçi kardeşlerimizin yanındayız. Benzer süreçleri bizler de yaşıyoruz. İşten çıkartılan Akkardan işçilerinin anlamlı direnişi, uyuyan işçilere ve sendikacılara ders olmalı. Bizler fabrikamızda şimdiden işleri sıkı tutmaya başladık.”
Gebze Kirazpınar Mahallesinde sohbet ettiğimiz bir öğrenci kardeşimiz sorunlarını anlatırken şunlara değindi: “Ben meslek lisesinde okuyan bir öğrenciyim. Haftanın 3 günü Milli Eğitim Bakanlığı’nda staj yapıyorum. Mahallemizde TOKİ inşaatları başladı ve bizler ne olacağından habersiz, derme çatma evlerimizde oturuyoruz. Ya evlerimiz başımıza yıkılacak ya da bizler haklarımızı koruyacağız ve evlerimizi yıktırmayacağız.”
Bir anne ise şöyle konuştu: “Bizim çocukların ikisini de işten çıkardılar. Bizim çocuklar öyle etliye sütlüye karışmazlardı. Şimdi iş arıyorlar. Beyim ise emekli ama inşaat ustalığı yapıyor. Elimize geçen üç kuruşla geçinmeye çalışıyoruz.”
Hasköy Sanayi Sitesindeki işçi kardeşlerimizin sesine de kulak verdik: “Sorunlarımız giderek artıyor. Her yerde işsizlik diz boyu. Haklarımızın çoğunu bilmiyoruz. Bu sayınızda yer alan kıdem tazminatıyla ilgili yazıyı iyice okuyacağım.”
Akse sapağı işçi duraklarındaki bir işçiyse şöyle konuştu: “Ben plastik hammaddesi üreten bir fabrikada, oldukça uzun çalışma şartlarında çalışıyorum. Üretim müdürü sürekli geziyor ve bağırıyor herkese. En ufak şeyde tutanak tutuluyor. Çalışmak bir işkenceye dönüştü adeta.”
Evet dostlar. Sorunlarımız ortak ve buna ancak ortak bir mücadeleyle çözebiliriz. İşçi Dayanışması’nı ulaştırdığımız işçilerin yaşadığı sıkıntıları kendi ağızlarından dinledik. Buradan tüm işçi kardeşlerimizi İşçi Dayanışması’nı okumaya ve ortak bir mücadele yürütmeye çağırıyoruz.