Kapitalizm işçi sınıfını oyalamak, kör olmasını sağlamak için işçileri yalanla beslemektedir. İktidar ve muhalefetin her zaman it dalaşı yaptıklarını, işçi sınıfı ses çıkardığı zaman da kendi çıkarları doğrultusunda birleşerek işçi sınıfını susturmak, ezmek için her türlü baskıyı, zulmü yaptıklarını biliriz.
Örneğin cumhurbaşkanının Sincan Organize’yi ziyaret etmesi ve arkasındaki kapitalist patron ordusuyla işçilere gözdağı vermesi, “sesinizi çıkarmayın, biz devletiz, güçlüyüz” mesajıdır. Sefalet ücreti ile çalışan işçilerin hatırını nezaketen bile sorma gereği duymamıştır pek sayın cumhurbaşkanı. Aynı zamanda biliyoruz ki, cumhurbaşkanı işçiler için patronlara destek vermek için yapar bu ziyaretleri. Yani düzen patronların düzeni.
Bu oyunlar hiçbir zaman bitmez. İşçi sınıfı ses çıkarmadıkça, örgütlü gücünü göstermedikçe sürer gider. Meselâ Deniz Baykal’ın kaset meselesinde gördüğümüz gibi, patronların sözcüleri acımasızca birbirlerine saldırabilmektedir. Biz işçiler bu tür oyunlara gelmemeli, patronların yalanlarına kanmamalıyız. Bilinçlenmeli, kendi sorunlarımıza sahip çıkmalıyız. UİD-DER bültenimizi okumalı, okutmalıyız. Her işçiyi bilinçlendirmek bizlerin en önemli görevidir.
Örgütlüysek her şeyiz, örgütsüzsek hiçbir şey!