26 Haziran Cumartesi günü Sincan’da Organize Sanayide çalışan işçilere yönelik “haklarımız nedir ve haklarımızı nasıl savunuruz?” konulu bir seminer yaptık. Etkinliğe Sincan’daki çeşitli fabrikalardan ve Ostim’den işçi arkadaşlar katıldı.
Toplantının başında sunumu yapan arkadaşımız bugün Türkiye’deki işçilerin genelinin örgütsüz olduğunu dile getirdi. Bu durumun Sincan işçi havzasındaki yansımalarından, gangster sendikacılık yapan Türk Metal dışında doğru düzgün bir sendikal örgütlülüğün dahi olmadığı bir bölgede bu tarz işçi toplantılarının çok önemli olduğundan bahsetti.
Daha sonra toplantı, katılan işçi arkadaşların işyerlerinde yaşadıkları sorunları anlatmasıyla devam etti. Zorunlu ve karşılığı ödenmeyen fazla mesailer, işçinin rızası alınmadan denkleştirme yapılması, yemeklerin kalitesiz ve az çıkması, izin haklarının gasp edilmesi, düğünü-hastası olanların bile zor izin alması, şeflerin kötü ve adaletsiz davranışları, gece vardiyasında 12 saat yapılan mesailer ve düşük ücretler işçi arkadaşlar tarafından öne çıkarılan ortak sorunlar oldu. Patronların krizi bahane edip işçi attıklarından ve kalanları da işsizlik kırbacı ile kötü şartlara razı ettiğinden bahsedildi. Birbirini ilk kez gören insanlar sınıf kardeşliğinin verdiği güven ve yakınlıkla bir anda kırk yıllık dost gibi oldular. Toplantı sonunda tekrar görüşme planları yapıldı.
Tüm Türkiye’de olduğu gibi Sincan’da da işçiler derin bir umutsuzluk ve çözümsüzlük duygusunun belirlediği bir ruh halinin içinde. Ama UİD-DER’in yaptığı toplantılara katılan işçiler bir sınıf olduklarını fark ediyor ve umudun aslında sadece üreten ellerinde, cesur yüreklerinde ve birbirlerinden aldıkları güvende olduğunu görüyorlar.
Sincan Organize Sanayi Bölgesinde kölece çalışma koşullarına son vermenin yolu bilinçlenmekten ve örgütlenmekten geçiyor. Ya her şeye boyun eğip kendimizin, ailemizin, çocuklarımızın geleceğini patronlara çiğneteceğiz ya da daha cesur olup insanca yaşam koşulları için mücadele edeceğiz.