Sözde işçi dostu başbakanımız, kendisi gibi “işçi dostu” olan işadamları örgütlerini de (TOBB, MÜSİAD, TİSK vb.) bir araya toparlayarak işsizliğe çözüm aradı. Çalışanların işsiz kalmasına bir türlü içleri el vermeyen işverenler birçok önlem ve öneri ile “işçi dostu” başbakanın karşısına çıktılar. Yeter ki işçiler işsiz kalmasın, yeter ki onlar da mutlu olsunlar, nasılsa işçi de işveren de kardeşiz, nasılsa aynı gemideyiz, batarsak da çıkarsak da beraberiz, sonuçta yıllardan beri sizlere çuvalla para verdik diyen patron temsilcilerinin işsizliğe karşı birçok önlem ve önerileri var. Bu önlem ve önerilere baktığımız zaman, bu muhterem işverenlerimizin biz işçileri ne kadar çok sevdiğini bir kere daha görmüş oluyoruz. Ne var bu öneri paketlerinde diye insan merak edip batkı mı, karşımıza şunlar çıkıyor:
TİM’in (Türkiye İhracatçılar Meclisi) önerisi, patronların sigortasının işsizlik fonundan karşılanması, esnek çalışmanın uygulanması vs.
TOBB, kıdem tazminatı sorunu çözülsün diyor. Neden sorunmuş kıdem tazminatı onu anlamadık. Ayrıca istihdam üzerindeki kamu maliyetleri, yani işçilerin sosyal hakları azaltılmalı, işçi alan işyerlerine özel prim ve ödül sistem getirilmeliymiş. Eh ne de olsa işçi alıyorlar, çok düşünceliler, ödül hakları canım!
TÜSİAD da işverenin yükü azaltılmalı, kıdem tazminatı sorunu çözülmeli, esnek çalışma sağlanmalı diyor. Adamlar sırtlarında her gün torba torba para taşıyorlar, bu yük tabii ki hafifletilmeli, evlerinde başarı ödüllerini koyacak yer de kalmadı. Şu tazminat meselesine gelince, işçi adam ne yapacak kıdem tazminatını? Zaten tonla para kazanıyor. Ayrıca adamlar bırak işten atmayı bir de işçi almak için türlü zorluklara katlanıyorlar. Hatta aman başkanım şu işsizliği çözelim işçilerimiz işsiz kalmasın diyerek koskoca başbakanın kapısına dayanmışlar.
MÜSİAD, daha çok genç işçiler işe alınmalı diyor. Yani yaşlıları boş ver, onlar kazandıkları paralarla tatile gitsinler, yesinler içsinler, torunlarını sevsinler, fabrikalar değil golf sahaları onları bekliyor!
ASKON (Anadolu Aslanları İşadamları Derneği) ise, işçilerin sigorta giderlerinin azaltılmasını istiyor. Yani bu kadar para ödemeye ne gerek var, biraz kısmak lazım diyor. Çeşitli işler için geçici işçiliği yoğunlaştırmak gerekiyormuş.
İşte işçi kardeşler, çok değerli başbakanımız ve işadamlarının nasıl işçi dostu olduklarını biz işçileri nasıl düşündüklerini bir kez daha görmüş olduk. Bunlar bıraktık biz işçilerin sorunlarını çözmeyi, tersine var olan sosyal haklarımıza, sigortalarımıza, çalışma saatlerimize ve kıdem tazminatlarımıza göz diktikleri gibi bir de patronların yükünü de bizim sırtımıza yıkmak gibi bir gayretleri var. Çünkü işçilerin sigortalarının patronlara yük olduğunu söyledikleri gibi bir de patronların sigortalarının işçilerin işsizlik fonundan karşılanmasını istemektedirler. Oysa o işsizlik fonları biz işçilerin her ay maaşından kesilmektedir, sırf yarın işsiz kaldığımız zaman oradan faydalanalım diye. Evet dostlar bu işçi düşmanlarının yalanlarına kanmamak gerekir. Bunlar bıraktık işsizlik sorununu çözmeyi, her gün karşımıza yeni bir sorun çıkarıyorlar. İşçi kardeşler bir kere daha aynı hataya ve aynı oyuna gelmemek için uyanmalı, haklarımıza sahip çıkmak için bilinçlenmeli ve mücadele etmeliyiz. Biz işçiler birlik olup mücadele etmediğimiz zaman şüphesiz elimizde hiçbir sosyal hakkımız kalmayacak.
Örgütlüysek her şeyiz yoksa hiçbir şey!