21 Temmuz günü Samka işçilerinin yanına, direnişlerine ses kavgalarına omuz vermeye gittik. Vardiyalı çalıştığım için her zaman yanlarına gidemiyorum. Ama şunu biliyorum, ben vardiya sorunlarımdan kaynaklı arkadaşları daha sık ziyaret etmesem de, UİD-DER olarak işçi arkadaşlarımızı yalnız bırakmıyoruz.
Biz UİD-DER’li işçiler olarak şunu çok iyi biliyoruz ki, direnişlerde elde edilen ya da geri alınan haklar yalnız direnişteki arkadaşların değil, tüm işçi sınıfının kazanımıdır. Bu yüzden de elimizden geldiğince direnişteki kardeşlerimizin mücadelelerine destek oluyoruz. Ama bir isteğim var sizlerden. Direnişteki işçileri belirli birkaç kişinin ve çevrenin dışında da birilerinin ziyaret etmesi gayet güzel olurdu. Çünkü yalnızlık biz işçiler için her yerde çok kötü, hele direnişlerde.
Çoğunlukla şunları gözlemliyorum. Bir fabrikada direniş başladığında parlak ceketliler, göz boyamak için ilk günlerde işçilerin etrafında dolaşıyor, fakat daha sonra patronlar saldırıya geçince işçiye moral vermek ve onları birbirine kenetlemek için çalışacaklarına kendi umutsuzluklarını direnişe geçen işçilere yayıyorlar. Sonra da işi hukuki yönden zamana bırakıyorlar. Bu sıra moraller ve dayanma gücü azalıyor.
Bu işlerin sorumluları ne yapılması gerektiğini bal gibi de biliyorlar, ama yapmıyorlar. İşçiler birlik olduğunda patronlar geri adım atar. Fakat bu direnişlerde patronun yerine bizden olduğunu söyleyen birileri, işçileri karamsarlık kuyusuna atıyorlar. Bence son zamanlarda örgütlenmek için BMİS şubelerine başvuran işçiler görevlerinin kendi paylarına olanını yerine getiriyorlar. Bundan sonrası sendikanın üzerine düşen işleri gerçekten yapmasıyla mümkün olabilir.
Patronlar kriz başlayalı kârlarını hayli büyüttüler biliyorsunuz. Bunlardan biri de SAMKA patronudur. Direnişteki arkadaşları ziyaret sırasında kapının önünden sevkiyat için gelen giden tırların haddi hesabı yok. Durmadan hızlanan satışlarla kâr yapan Samka patronu, insanlık dışı çalışma koşullarını değiştirmek isteyen işçilerin bu haklı sendikalılaşma talebini kulak ardı ediyor. Bizler de Samka işçilerine moral ve destek oluyoruz, bu bizim gibi işçilerin en önemli görevidir. Yanına gitarını getiren arkadaşımla birlikte onlara moral vermek için şarkılar ve türküler söyledik. Daha sonra içeride çalışan arkadaşlarının yemek saati geldiği için yemekhane önüne giderek hep birlikte sloganlar attık. Sloganlar ise şöyleydi: “Atılan işçiler geri alınsın”, “Örgütlüysek her şeyiz örgütsüzsek hiçbir şey”, “İnadına sendika inadına DİSK”, “Sendika haktır suç değildir”. Direniş çadırına giderken de slogan atarak geçtik. Samka işçileri dinledi. Daha fazla ne yapabilirizi tartıştık. Derken zaman ilerledi ve kimi arkadaşlarımızın iş saati yaklaştığı için bir sonraki ziyarete söz vererek onların güleryüzü ile uğurlandık.
Sitemleri var Samka işçilerinin, işçi kardeşlerini yanlarına daha fazla ziyarete bekliyorlar. Bence de bu konuda sonuna kadar haklılar. Çok şey istemiyorlar.