Adı büyük, kendisi dünyaca ünlü bir perde markası Brillant. Dünyanın dört bir yanında fabrikaları ve mağazaları var. Son günlerde Brillant Beylikdüzü fabrikasında işten atılan işçiler ve çalışan işçiler arasına demir kapılar çekildi. Aylardır ödenmeyen ücretlerini istediler diye işçiler işten atılmaya başlandı. Şimdilik işten atılmalar durmuş gibi gözüküyor ama bir sebebi var: işten atılan işçiler bu kez susmuyor. Daha önce atılan arkadaşları gibi çekip gitmiyor. Daha önce işten atılan arkadaşlarını da yanlarına alarak fabrika önünde dövizlerle ve sloganlarla, vardiyaya giren ve çıkan arkadaşlarına, işten atıldıklarında neler yapmak gerektiğini, Brillant patronunun ve yöneticilerinin işçilerin sırtından nasıl geçindiğini anlatıyorlar.

Ben de 1 yıl önce işten atıldım, şu anda mahkemem devam ediyor. Ben de eski bir Brillant işçisi olarak yeni işten atılan arkadaşların yanında yerimi alıyorum. Ben işten atıldığımda fabrikadan zorla çıkarılmıştım. İçimde hep bir şeyler eksik kalmıştı, yapmak istediklerim ama yapamadıklarım vardı. Yeni atılan arkadaşların yaptığı her eyleme gidiyorum. Bir yıl önce içimde kalanları attığımız sloganlarla ve işten atılan arkadaşın yaptığı konuşmalar sayesinde haykırıyor, içimde kalan kini, öfkeyi patronların suratlarına kusuyorum. Biliyorum ki Brillant’ta çalışan arkadaşlarım kötü çalışma koşullarına, Brillant yönetiminin keyfi davranışlarına dur diyecekler. İlk kıvılcımları çakıldı bile. İşten atılan arkadaşları kapıda slogan atarken, el çırpıp alkış yaparken, Brillant’ın gerçeklerini anlatırken hiç tepkisiz kalamıyorlar. Ürkek de olsa eller birbirine vuruluyor. Bundan aşırı derece rahatsız olan yönetim, içerideki işçi arkadaşlar sesimizi duymasın diye sirenler çalıyor, işçileri servislere bindirmeye çalışıyorlar. Evet şimdilik işten atmaları durdurdular, biliyorlar ki işten atılan işçi, hakkını arayan işçilerin yanında olacak, dışarısı güçlenecek. Güvenlik, idare amirleri sürekli işçilerin içinde dolanıyor. Demir kapının dışından onlara seslenen arkadaşlarını görmesinler diye servislerden barikat oluşturulup önlerine çekiliyor. Ama bir işçi kendi gerçeklerinden ne kadar kaçabilir ki? İşte Brillant işçileri de kaçamıyor. Bütün engellemelere rağmen işten atılan işçilerin yanında olduklarını bazen gizliden bazen de açık açık beli ediyorlar. Evlerine giderken servislerin içinden el sallıyorlar, alkış yapıyorlar.

Brillant'ta çalışan kardeşlerim, işçilerin derneği ve sesi olan UİD-DER aracılığı ile sizlere sesleniyorum.  Brillant'ta kötü çalışma koşullarına, baskılara, hak gaspına, işten atmalara dur diyecek olan biz işçileriz. Hâlâ orada çalışan kardeşlerim, kendiniz için sesinizi sesimize katın, elleriniz daha güçlü birbirine vursun, yıllardır süren haksızlıklara birlikte dur diyelim. Brillant patronunun yeni yeni fabrikalar açmak yerine çalıştırdığı işçilerin hakkını vermesini sağlayalım. Ben inanıyorum el ele verdiğimizde bunu başarabiliriz.

Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz!

İşçilerin Birliği Patronları Yenecek!