
Mutaş işçileri patronun saldırılarına boyun eğmemek için sendikaya üye oldular. İşçilerin bu haklı mücadelesini hazmedemeyen patron 7 işçiyi kapının önüne koymuş ve onlara “siz bana karşı hak ararsanız, ben de sizi açlığa mahkûm ederim” demek istemiştir aslında.
Patronlar her zaman aynı taktiği denemekte ısrarcı ve tehditkâr olurlar ama önemli olan bizim tutumumuzdur. Mutaş işçileri de böyle dediler ve fabrika önünden Gebze merkezine kadar yürüyüp çevre fabrikalardaki işçi kardeşlerine de seslerini duyurarak patronlarının saldırılarına en güzel cevabı vermiş oldular. Mutaş işçilerine UİD-DER’li işçiler olarak bizler de desteğimizi sunduk. Hep birlikte sloganlarımızı haykırarak Gebze sokaklarını ve yollarını inlettik. Yürüyerek Gebze merkeze gelirken, emekten yana kurumlar ve UİD-DER’li işçiler orada sloganlar eşliğinde karşıladılar bizi. Cumhuriyet meydanına geldiğimizde, kurumların da katılımıyla biraz daha kalabalık olan meydanda, 5 dakika oturma eylemi yaparak sloganlar eşliğinde alandan ayrıldık.
Bütün bu olanlar çok güzel elbette, fakat bu güzelliğin güzel sonuçlar vermesi için direnişteki işçi dostlarımıza desteğimizi eksik etmemeliyiz. Yani sendikalar maddi-manevi desteğini arttırmalı, biz işçiler de ziyaretlerle dayanışma ağlarını örmeliyiz. Birlikten kuvvet doğar ve bu kuvvet her bir işçide mevcut, yeter ki biz bu gücümüzün farkına varalım. İşçiler birlik olsa, değil fabrika, değil bir ülke, dünya yerinden oynar. Direnişçi işçilerle birlik olup patronların dünyasını yerinden oynatalım.
Yaşasın sınıf dayanışması!
İşçiler birleşin, patronları titretin!
Hak verilmez alınır!