
Selam. Ben bir Rimaks direnişçisiyim. Öncelikle size Rimaks Tekstil’i anlatayım. Rimaks Tuzla Organize Deri Sanayi bölgesinde ve Bartın’da olmak üzere iki fabrikadan oluşuyor. Her fabrikada olduğu gibi biz de çok zor şartlarda çalışıyorduk. Özellikle zımpara bölümü olmak üzere kimyasal gibi bölümlerde çalışıyorduk. Bütün dünyada yasak olmasına rağmen kumlama bile yaptırıyorlardı. Adeta ölüme davetiye çıkarıyorlardı. Ama ben daha önce böyle bir deneyim yaşamadığım için bunu bir alışveriş gibi görüyordum. Patronlara çalışıp aybaşında hakkımı aldığımı düşünüyordum. Halbuki biz onlara emeğimizi ve sağlığımızı satıyorduk. Bizim emeğimiz bu kadar ucuz mu?
Bu fabrikada hem zor şartlarda çalışıp, hem de sömürülüyorduk. Günde en az 100 pantolon yapan bir işçi, aybaşı geldiğinde inanılır gibi değil ama sadece 5 pantolon parası alıyordu. Bir gün arkadaşların sendikalaşma süreci başlattıklarını duydum. Aslında bu süreci Bartın’daki işçi kardeşlerimiz daha öncesinden başlatmışlardı. Biz de duyduğumuzda hemen üye olduk. Tabii ki kendimizi kapının önünde bulduk. Ve Rimaks direnişimiz başladı.
Çok önemli bir noktaya basmadan geçemeyeceğim. Biz içerde çalışırken, bizi o kadar birbirimize düşürüyorlardı ki, herkes “bu fabrikada kimseye güven olmaz” diyordu. “Bak o arkadaşın nasıl güzel çalışıyor, sen onun kadar olamıyorsun” diyerek bizi birbirimize rakip hale getiriyorlardı. İki kişinin yan yana gelip konuşmalarına izin vermiyorlardı. Adeta bizi bir makinenin parçasıymış gibi kullanıyorlardı. Ama direniş çadırına çıkınca “günaydın, iyi akşamlar” bile demediğimiz arkadaşlarımızla kardeş gibi geçinir olduk. İçeride “güven olmaz” dediğimiz arkadaşlarımızla dışarıda tek kelimesiyle ölüme gidecek kadar kaynaştık. Bu süreçte işçinin işçiden başka dostu olmadığını, “siz bizim için çok değerlisiniz” diyen patron ve müdürlerin sadece bizi birbirimize düşürmek için yalan söylediklerini öğrendik. Bizim bu gibi yalanlara inanmayıp, birleşip, örgütlü bir güç olup bu sömürücülerden hesap sormamız lazım. Şunu bilelim ki, BİRLEŞEN İŞÇİLER ASLA YENİLMEZLER!