Geçtiğimiz Haziran ayında sendikalaşma mücadelesine giren Çel-Mer işçileri bugüne kadar zorlu mücadeleler vermiştiler. Birleşik Metal-İş sendikasında örgütlendikleri için iki kez işten atılan ve iki kez de direnişe çıkan Çel-Mer işçileri, sendikalı olma haklarını patrona ancak dört gün süren fabrika işgali sonrası kabul ettirebilmiştiler. Bu mücadele sonrası valinin de katılımıyla patron ve sendika arasında görüşmeler sürmüş ve yapılan protokolle sendika tanınmış, ancak 11 öncü işçi iten atılmıştı. Çel-Mer işçileri aradan geçen bir buçuk aylık dönemde patronun yaptığı kuralsızlıklara karşı sessiz kalmamış ve haklarını kaybetmemek için mücadelenin sürekli olması gerektiğini yaşadıklarıyla öğrenmiştir.

Patron, bugüne kadar işçilerin sorunlarını çözmeye çalışan sendika temsilcilerini “siz kimsiniz, sizin yetkiniz henüz gelmedi” diyerek tersledi. 5-8 yıllık kıdemi bulunan işçilerin ücretleri 800 TL civarındaydı. Buna rağmen patron yeni işe aldığı sendikasız işçileri 900 TL’den işe başlattı. Sinsice sendikasızlaştırma oyunu oynadı. Sendikalaşma döneminde işkoluna yaptığı itirazdan dolayı yetkinin de gecikmesi bardağı taşıran son damla oldu. Yaşadıkları sıkıntılardan dolayı sürekli sendikanın kapısını aşındıran temsilciler ise sendikanın oyalama taktikleri üzerine eylem kararları aldılar. Bu çerçevede Çel-Mer işçileri Gebze’de direnişte olan Mutaş işçilerini ziyaret ettikten sonra BMİS genel merkezine doğru yürüyüşe geçtiler. Yaklaşık 45 işçi, E-5 karayolu üzerinde yürüyüşe geçerek sendikalarının umursamaz tavırlarına karşı tepkilerini ortaya koydular. Kararlı bir şekilde yürüyen Çel-Mer işçilerini Gebze Alemdar köprüsünde BMİS Gebze şube sekreteri karşılayarak işçilerle konuşmak istedi. Bir süre işçilerle konuşan ve yaşanan sıkıntılarla ilgili bilgiler veren şube sekreterine işçiler eleştirilerini ve taleplerini ilettiler. Bunun üzerine şube sekreteri Pazartesi ve Salı günü sendikanın hem patronla hem de valiyle görüşme talebinde bulunarak yaşanan tıkanıklığı aşmak üzere görüşmeler yapacağını söyledi. Ayrıca bu görüşmelere işçilerin ısrarı sonucu işçi temsilcisinin de katılacağını söyleyen şube sekreteri son kararı işçilere bıraktı. Çel-Mer işçileri yapılan görüşmeler sonrasında toplanarak nihai bir karar almaya çalıştılar.

Bu sırada, işten atılmış olan bir öncü işçi anlamlı bir konuşma yaptı: “Arkadaşlar dört ayaklı bir masa düşünün. Bu masanın bir ayağı patron, bir ayağı sendika, bir ayağı vali ve bir ayağı da işçilerdir. Ama burada yalnızca işçiler tüm yükü sırtlamıştır. Diğerleri hep sırtımıza bindi. İşten bizler atıldık, haksızlığa bizler uğradık ve halen uğruyoruz ve eylemleri de bizler yapıyoruz. Bizler uğraşmazsak, sürekli mücadele etmezsek, bunlar sırtımızdan hiç inmezler. Görünen o ki, şu an bize karşı çok pis bir oyun oynanıyor. Patron işkoluna itiraz ediyor ama sorunca yok etmedim diyor, sendika ise bu sorunu aktaran bizleri sürekli oyalıyor ve hiçbir şey yapmıyor. Ama biz işçiler bu oyunu da bozacağız. Yeter ki birlikte olalım ve sendikamıza gerekli baskıyı yapalım.” Bu konuşma sonrasında Çel-Mer işçileri, sendikanın yapacağı görüşmeleri yakından takip edeceklerini, temsilcilerinin bu toplantılara katılacağını ve çıkacak sonuca göre mücadele etmeye kararlı olduklarını şube sekreterine ilettiler ve yürüyüşü sonlandırdılar.

Bu yürüyüş gösterdi ki, mücadelenin süreklilik arz etmesi oldukça önemlidir. Aksi takdirde işçinin karşısında olanlar yine bildik numaralara başvurarak oyunlarını oynamaya devam ederler. Bu yüzden mücadeleyi hiçbir zaman bırakmamak gerekiyor ve her zaman gelebilecek saldırılara karşı hazırlıklı olmak lazım. Unutmayalım ki örgütlü işçilerin karşısında hiçbir güç duramaz.