Merhaba arkadaşlar. Bizler Tuzla deri fabrikalarında çalışan bir grup işçiyiz. 17 Ekim Pazar günkü “İşçiden İşçiye İşçinin Diliyle Tiyatro” etkinliğine günler öncesinden hazırlık yapmaya başlamıştık. Gerek işyerlerimizde yemek ve çay molalarımızda gerekse de akşamları mesai çıkışlarında arkadaşlarımızın evine giderek onlara derneğimizin tiyatro etkinliğinden bahsettik. Patronların düzeninde biz işçilerin çalışmaktan arta kalan zamanlarda neler yapabileceğimizi bu etkinlikte görebileceğimizi anlatarak arkadaşlarımızı etkinliğimize davet ettik. Oyunun sahneleneceği gün geldiğinde davet ettiğimiz arkadaşlarımız ve ailelerimiz sabahın erken saatlerinde ellerinde poğaçalarıyla derneğimize gelmeye başlamışlardı. Kahvaltımızı ettikten sonra derneğimizin önünde bekleyen otobüslerle oyunun sahneleneceği salona doğru yola çıktık. Salonun önündeki kalabalığı görünce heyecanımız bir kat daha arttı.
Oyunun her bir bölümü biz işçilerin hayatlarından birer kesitti. Her şeyin meta haline geldiği patronların düzeninde nasıl da promosyonlarla aldatıldığımızı, hakkımızı aradığımızda işsizlikle, açlıkla terbiye edilmeye çalışıldığımızı, ne kadar güvensiz bir toplum haline geldiğimizi, patronların kâr hırsı uğruna bile bile ölüme gönderildiğimizi anlatan birbirinden güzel dört oyun izledik o gün.
Oyunun sonunda dakikalarca süren alkış işçilerin neleri başarabileceklerini ve bu köleleştirilmiş düzenin olmadığı, yeni bir dünyayı aslında kendi elleriyle var edebileceklerini gösteriyordu. Senelerdir süren UİD-DER İşçi Tiyatrosu Topluluğu çalışmaları bizler gibi genç işçilerin katılımıyla daha da güçlenecek ve yepyeni oyunlar sergilemeye devam edecek. Yeter ki biz işçiler bir araya geldiğimizde neleri başarabileceğimize olan inancımızı diri tutalım. Çünkü BİRLEŞEN İŞÇİLER ASLA YENİLMEZLER!