
Bizler de UİD-DER’li kadın ve erkek işçiler olarak baskıya, kadına yönelik tacize ve tecavüze karşı dövizlerimizle, sloganlarımızla mahalle içinde yürüyerek basın açıklamasına katıldık.
Basın açıklamasında kadınların maruz kaldığı cinsel sömürüye değinilirken, “Türkiye’de her gün üç kadın öldürülüyor. Her dört saatte bir tecavüz suçu işleniyor. Her dört kız çocuğundan biri 18 yaşına gelmeden cinsel istismar ve tecavüze maruz kalıyor” vurgusu yapıldı. Bununla birlikte yargının ve hükümetin duyarsızlığına da değinildi: “Şiddet, taciz ve tecavüz suçlarını işleyenler, baklava çalan çocuklardan daha az cezalara çarptırılıyor, hatta beraat ettiriliyor.”
Bu düzende, kadın için çok ağır bir travma olan tecavüz durumunda yine kadınlar suçlu görülüyor. “Kadın izin vermezse erkek yapamaz” zihniyeti ne yazık ki içinde yaşadığımız erkek egemen toplumda yaygın durumda. Her geçen gün biraz daha çürüyen ve yozlaşan bu kapitalist toplumda, insanlık dışı suçlarda da büyük bir artış görülüyor. Bu çürüyen düzende emekçi kadınlar daha fazla eziliyor ve sömürülüyor. Yaşananların sorumlusu bu çirkef düzenin kendisidir. Kapitalist bataklığı, emekçi kadınların ve erkeklerin el ele vererek mücadeleye katılmasıyla kurutabiliriz.
Kadına Karşı Şiddete Son!
Ulusal, Sınıfsal, Cinsel Sömürüye Son!
Cinsel Suçların Cezaları Arttırılsın!
Emekçi Kadınlar Mücadeleye!
Kadınlar Mücadeleyle Özgürleşecek!