Uzun saatler boyunca çalışmalar, fazla mesailer, sigortasız çalışma, ücretlerin zamanında ödenmemesi, sendikasızlaştırma gibi saldırıların arttığı bugünlerde, patronların uyguladığı saldırılardan birisi de işten çıkarmalar. İşsizlik çığ gibi büyüyor. Özellikle fabrikaların yoğun olduğu bölgelere yakın işçi semtlerinde işsizlik her geçen gün artmakta. Böylesi bir dönemde, UİD-DER’li işçiler olarak, işçilerin yoğun yaşadığı Esenyurt-Kıraç bölgesinde “Herkese İş Güvencesi, İşten Atmalar Yasaklansın!” başlığı altında bir seminer düzenledik.
UİD-DER’li işçiler olarak bölgede İşçi Dayanışması bülteni ve etkinlik davetiyemiz aracılığıyla birçok işçi arkadaşımıza ulaşmıştık. Onlarla iş koşullarımız ve yasal haklarımız üzerine sohbetler etmiştik. Çeşitli sektörlerde çalışan işçilerden işsiz işçilere kadar birçok işçi kardeşimizle tanışmıştık. Seminerin içeriğinden ve biz işçilerin var olan haklarımızı öğrenmemiz gerektiğinden bahsetmiştik. 12 Aralık tarihinde, daha önceden tutmuş olduğumuz yerde seminerimizi yaptık. Metal sektöründen matbaa sektörüne, tekstil sektöründen sağlık işçilerine kadar birçok sektörden arkadaşımız geldi seminere.
Seminerde işten atılma durumunda neler yapmamız gerektiğini, birlikte mücadele etmenin önemini, var olan haklarımızı korumanın ve geliştirmenin mücadele etmekten geçtiğini konuştuk. Patronlar sınıfının var olan iş yasasını kendilerine göre şekillendirdiğini, ancak yine kendilerinin bu yasalara uymadıklarını seminere katılan arkadaşların yaşadıkları örnekler üzerinden tekrar gördük. 10 yıl çalışan bir işçinin hiçbir tazminat ödenmeksizin işten atılmasından tutun da, hakkını isteyen işçiyi güvenlik görevlileriyle yaka paça dışarıya attırmaya kadar anlatılan yaşanmış örnekler, patronlar sınıfının gerçek yüzünü ve kendi sınıfsal çıkarları temelinde bizlere nasıl saldırdıklarını gösteriyordu. Bizleri daha çok sömürmek için işine geldiğinde yumuşak davranan patronların, sesimizi çıkardığımızda ne kadar pervasızlaştığını, yasalar yerine kendi kurallarını uyguladığını ve tazminatlarımızı iç ettiğini hep birlikte tartıştık. Patronlarla biz çalışanların çıkarlarının ortak olmadığını tekrar bilince çıkardık.
Seminer sonunda, mücadele ettiğimizde haklarımızı alabildiğimizi, mücadele etmediğimizde patronlar karşısında hiçbir şey yapamadığımızı, haklarımızı alabilmek için haklarımızın neler olduğunu bilmemiz gerektiğini, bunun için UİD-DER’in çalışmalarının biz işçiler ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gördük.
Yaşasın örgütlü mücadelemiz!