Geçen pazar UİD-DER Sefaköy temsilciliği olarak Kıraç’ta bir seminer düzenledik. Seminerde işten atılmalar ve atıldıktan sonra neler yapılabilir, hangi yasayı nerede kullanmamız gerektiği ile ilgili konuşuldu ve tartışıldı. Emekçi arkadaşlar başlarından geçmiş ya da geçmesi mümkün olan konular üzerinden sorular sordular, ayrıca tecrübelerini de anlattılar. Patronların ve yalakalarının bizi ne kadar kolay kandırdığını, Brillant’da 4 yıldır çalışan ve işten atılan bir işçi arkadaş sorduğu şu soruyla anlatmış oldu:

İŞÇİ: Ben Brillant’da 4 yıl çalıştım. Gecemi gündüzümü verdim. Ama oranın patronu sebepsiz yere işten attı. Neden atıldığımı sorunca ustabaşı bir kâğıt çıkardı. Ve bana “sen 17. maddeden çıkarıldın. Şimdi bu kâğıdı imzala, sonra gelirsin senin tazminatını, kalan paranı hesaplar veririz. Ben namazında niyazında bir insanım seni kandıracak değilim ya” dedi. Ben de imzaladım. Şimdi ne yapabilirim?

SUNUCU: Arkadaşlar patronlarınızın ve yalakalarının sözlerine inanmayın. Patron yalakaları bu tür konuşmaları işçi tazminatını alamasın diye söyler. İşten çıkarıldıktan sonra kesinlikle hiçbir şey imzalamayın. Yoksa kendi haklarınızı kendi elinizle onlara vermiş olursunuz. Brillant’da çalışan arkadaş artık bir şey talep edemez. Çünkü imza atmış. Bu emekçi arkadaşımızın yaşadığını çoğumuz yaşıyoruz. Bu olaydan patronların ya da yalakalarının söylediklerine inanmamamız gerektiğini anlıyoruz. Onların samimi olmadıkları, bize yaşattıklarından, hazırladıkları iş koşullarından ve verdikleri ücretlerden ortada. Zaten yaşam koşullarımızdan bile bunu görebiliyoruz. İşte bunlardan dolayı bilinçlenip örgütlenmek zorundayız. Yoksa sadece yasal haklarımızı değil yaşama hakkımızı bile elimizden alırlar.

YAŞASIN ÖRGÜTLÜ SINIF MÜCADELESİ!