Adana’da Dev Sağlık-İş sendikasının örgütlediği “Asgari Ücret İnsanca Yaşanacak Bir Ücret Olmalıdır” imza kampanyası, şehrin en kalabalık merkezinde, Çakmak Plaza önünde devam ediyor. Büyük bez afişin altına konulan masa etrafındaki Balcalı sağlık işçileri, giydikleri sendika önlükleri ile halkı imza vermeye çağırıyorlar. UİD-DER’li işçiler olarak bizler de gece vardiyadan çıkıp biraz dinlendikten sonra sınıf kardeşlerimizin yardımına gittik. Bizlere de sınıf kardeşlerimiz hemen sendika önlüklerini verdi. Önlüklerimizi giyip işe koyulduk.
Masanın etrafında olanca gür sesimizle, oradan geçenleri imza atmaya çağırıyoruz: “Asgari ücret açlık sınırının altında. Bir imza ver. Asgari ücret sefalet ücreti olmasın. Asgari ücretten vergi alınmasın. Ulaşım hakkı, sağlık hakkı, barınma hakkı parasız olsun. Bir imza da sen ver. Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplanacak. Bizler adına karar verecek! Sefalet ücretini kabul etmiyoruz. Bir imza ver!" Sesimizi duyan gelip geçenler duyarsız kalmıyor bu çağırılara. Bir anda masamızın etrafı dolup taşıyor. Masanın dört köşesine koyduğumuz metinler, hızla ad-soyad yazılıp imzalanıyor. Sürekli bu hareketliliği yaşıyoruz. İmza atanların sayısı hızla artıyor.
Polisler gelip iznimizi soruyorlar. Sendika başkanı izni gösteriyor. “Durmadan bağırıp çağırdığımız için etrafı rahatsız ettiğimiz” söyleniyor. Zabıtayı da alıp geliyorlar: Kaldırımı işgal etmişiz! Belediyeden izin almış mıyız diye soruyor zabıta görevlileri. Oysa aynı güzergâhta yüzlerce satıcı var. Hepsi seyyar ve kaldırımdalar. Ama zabıtanın aldığı emir bize yönelik. Girişimlerimizle birlikte onu da hallediyoruz. Sakinliğimiz, çözüm üretme becerimiz karşısında zabıtalar da “sadece şu yolu kapatmayın, açın yayalara” diyorlar ve polislerle birlikte geri çekiliyorlar. Bizler de yayalara biraz daha yol açıp işimize devam ediyoruz.
Asgari ücretin lafını duyan imzaya koşuyor. Yaşlı, genç, kadın çok sayıda işçi aynı anda imzaya yöneliyorlar. İlgi büyük. Akşama kadar binlerce imza topladık. Yarın ve bu hafta bu imza kampanyası devam edecek. Bizler de sınıf kardeşlerimizin yanına koşacağız. Buradan bir kez daha haykırıyoruz: “Sesimizi çıkarmazsak bu sene de farklı olmayacak, asgari ücret yine sefalet ücreti olarak kalacak. Açlıkla boğuşmaya devam edeceğiz. Asgari ücretin asgari ihtiyaçlarımızı karşılaması için, işli, işsiz, sendikalı, sendikasız ayrımı yapmadan örgütlenmeli ve birlikte mücadele etmeliyiz. Bu sorun işli işsiz, çalışan çalışmayan, yaşlı genç, kadın erkek herkesin sorunudur. Sesimizi yükseltip bu soruna hep birlikte sahip çıkalım.”