Konveyör direnişçisi işçilerle birlikte Gebze Organize Sanayi Bölgesiinde bulunan HALLA OTOMOTİV’in önüne gittim. Konveyör bu şirkete otomobil kliması üretiyor. Fabrikanın önüne geldiğimizde slogan atmaya başladık. Güvenlik bize engel olmaya çalıştı ama başaramadı. Sonra GOSB güvenliği çağrıldı ama onlar da bir şey yapamayacaklarını söyleyip gittiler. Direnişçi işçiler haklarını kullanıyorlardı. Sloganlarımıza devam ettik ve bu sırada Türk Metal temsilcisi geldi. Önce güvenlikle konuştu, bilgi aldı. Sonra demir parmaklıkların arkasından direnişçi işçilerle konuştu. Daha sonra yanımıza geldi. Sloganların kesilmesini, konuşmak istediğini söyledi. İşçiler temsilciye Konveyör’deki durumu anlattılar. Temsilcinin niyetiyse işçileri eylemden vazgeçirmekti ve işçiler buna razı olmadılar. Direnişçi işçilere, “gelin size çay ısmarlayayım” diyen temsilci, “Örgütlenmek çok zor, Allah yardımcınız olsun” deyip fabrikaya geri döndü.
Patronun adamları baktılar direnişçi işçilerle başa çıkamıyorlar, bu sefer de jandarmayı çağırdılar. Jandarma işçileri elinden geldiği kadar engellemeye çalıştı. İşçiler slogan atmaya devam ettiler ve bizler de onları destekledik. Bericap’tan işçi kardeşlerimiz de gelmişti Konveyör direnişçilerini desteğe. Jandarma eylemin bitirilmesini istedi. Güya içerdeki işçiler bizlere saldıracakmış ve bu durumda zorluk çıkacakmış! Buna gereken cevap verildi. Bu sefer jandarma para cezası kesmekle tehdit etti. Suç işliyormuşuz! Direnişçi işçiler sordular: “Kabahatimiz ne?” Bir cevap veremediler. Jandarmanın baskılarına rağmen eylem devam etti. Dışarıda bekleyen servisler içeriye alındı ve işçiler servislere bindirildi. Servislere binen işçiler fabrikadan çıkış yaptılar.
Gördüm ki, kararlı olunca işçiler çok şey yapabiliyorlar. Direnişçi işçiler ne patrona ne gangster sendikacılara ne de jandarmaya pabuç bıraktılar. Çünkü haklı olduklarına inanıyorlardı, kendilerine güveniyorlardı. Bu eylemden çok şey öğrendim, birleşince ve kararlı durunca insan, insan olduğunu anlamaya başlıyor.