
Basına ve kamuoyuna
İşçi kardeşler,
Bizler Konveyör direnişçileri olarak 14 Aralıktan beri sürdürdüğümüz ve 50 günü bulan mücadelemiz boyunca yaşadıklarımızı, deneyimlerimizi sizinle paylaşmak istiyoruz. Çalıştığımız iş yerinde haftanın 7 günü, günde 14 saate varan sürelerle çalışıyorduk. İş kazaları çok sık yaşanıyordu, ama önlemler yeterince alınmıyordu. Ücretler düşüktü ve klima-kombi ürettiğimiz halde yazın kavurucu sıcaklarında havasız ortamlarda, kışın ise buz gibi havalarda montlarla çalışıyorduk. Biz fabrikada yaşanan bu ve buna benzer kötü çalışma koşullarını nasıl değiştirebiliriz, haksızlıklara karşı neler yapabiliriz diye işçi arkadaşlarımızla konuştuğumuz, onların da yapılan haksızlıklara karşı koymasını sağladığımız ve birlikte davrandığımız için işten çıkarıldık.İşverenin ve temsilcilerinin beklediği şey gıkımızı çıkarmadan çekip gitmemizdi. Ama biz bunu yapmadık. Çünkü işçi arkadaşlarımızla konuştuğumuz şeyler, bir arada olmamız, bir şeyleri değiştirmek istememiz son derece haklıydı. Biz, hakkımız olanın mücadelesini veriyorduk. Biz, daha iyi yaşayabilmek, daha insani koşullarda çalışmak istiyorduk ve bunun mücadelesini veriyorduk. Bu yüzden de işten çıkarıldığımızda çekip gitmedik ve mücadelemizi kapı önünde sürdürmeye devam ettik.
konveyor_mns.jpg [2]

Bizler, direnişimiz boyunca fabrika içerisinde yaşanan kötü çalışma koşullarını değiştirmek istiyorduk ve bunu belli oranlarda da başardık. Ücretsiz izinleri ücretli izinlere çevirdiler. İşten çıkarmalar direniş başladıktan hemen sonra kesildi. Normalde her yıl bu dönemlerde birçok işçi hiç gözünün yaşına bakılmadan kapı önüne konuyordu. Üretimde ısıtıcı olmayan yerlere ısıtıcılar konuldu. İçerde çalışan işçi arkadaşlarımızın tepkisini çekmemek için düne kadar arkadaşlarımıza bağıran, yeri geldiğinde hakaret eden bölüm sorumluları birden işçilerle insan gibi konuşup, işçi arkadaşlarımıza sahte gülücükler yaymaya başladılar. Biz bir araya geldiğimizde neleri değiştirebildiğimizi bu direnişimizde gördük. İşçiler olarak bir araya geldiğimizde ne kadar güçlü olduğumuzu gördük. Haksızlıklar karşısında çekip gitmek yerine kalıp mücadele etmeyi yaşayarak öğrendik ve gittiğimiz her yerde de bu yaşadıklarımızın ışığında mücadele etmeye devam edeceğiz.
Direnişimiz boyunca bizim gibi direnişte olan Sa-ba, UPS, Bericap, İleri Elektrokimya Direnişçisi işçi kardeşlerimizi ziyaret ettik. Bu direnişlerle dayanışıp birbirimizden birçok şey öğrendik ve mücadelelerimizi ortaklaştırmaya çalıştık. Çünkü patronlar sınıfı nasıl birlikte hareket ediyorlarsa bizim de onların bu haksız düzenine karşı direnişçi işçiler olarak mücadelemizi ortaklaştırmamız, dayanışmamız gerekiyordu. Biz bunun önemini direnişimiz boyunca daha iyi anladık. Mücadele etmeyi, sınıf dayanışmasını öğrendik. Çekip gitmedik ve bir şeylerin değiştiğini gördük.Direnişimiz boyunca bize destek olan, bizimle dayanışma içinde olan tüm dostlarımıza teşekkür ediyoruz. Özellikle de direnişimizin ilk gününden itibaren yanımızda olan, bize yol gösteren, her türlü desteğini koşulsuz sunan UİD-DER’e teşekkür ediyoruz. UİD-DER’li işçi kardeşlerimiz bize yol gösterdiler ve daima yanımızda oldular. Mücadelemizi sonuna kadar desteklediler ve çok anlamlı bir dayanışma örneği sergilediler.
Bizler, Konveyör direnişçileri olarak işyeri önünde verdiğimiz onurlu mücadelemizi sona erdirdiğimizi siz sınıf dostlarımıza duyurmak istiyoruz. Bundan sonra da açtığımız işe iade davalarının takipçisi olacağız ve mücadelemize farklı şekillerde devam edeceğiz. Artık çok iyi biliyoruz ki, işçi sınıfının haklarını korumasının ve geliştirmesinin yegâne teminatı örgütlü mücadelesidir.
YAŞASIN ÖRGÜTLÜ MÜCADELEMİZ! YAŞASIN SINIF DAYANIŞMASI!
İşten Atılan ve Haklarını Arayan Konveyör İşçileri