Maraş’ta 6 Şubatta Afşin Kömür sahasında göçük meydana gelmiş ve bir işçi kardeşimiz hayatını kaybetmişti. Daha bu olayın üzerinden birkaç gün geçmemiş, ölen işçinin bedeni soğumamışken yine Afşin’den başka bir iş cinayeti haberi geldi. Afşin-Elbistan B Termik Santrali için kömür üretimi yapılan alanda göçük meydana geldi. Tam 50 milyon metreküp toprağın altında kalan 10 işçi iş cinayetine kurban gitti. Göçükten kaçabilen işçiler tam bir yıldır bir çatlak olduğunu ve işçilerin çatlak nöbeti tuttuklarını ifade ettiler. Yani kısacası yine biz işçilerin hayatları hiçe sayılmış ve göz göre göre 10 işçi ölüme yollanmıştır. 10 işçi, 10 insan katledildi. Üstelik gizli saklı da değil. Bağıra çağıra katledildiler. Oysa bu katliam sadece onlarla sınırlı kalmadı. Ya geride gözü yaşlı kalan aileler? Onlar kaybettiklerinin yasını tutarken, maliyet gerekçesiyle en ufak bir iş güvenliği önlemini bile almayan patronlar, kimimizin babasını, kimimizin kardeşini, kimimizin eşini ölüme yollamakta tereddüt etmiyorlar. Bizi para hesap eder gibi hesaplıyorlar. Bizim de onlar gibi insan olduğumuz akıllarının ucundan bile geçmiyor. Onların umurunda olan tek şey tatlı kârlarıdır.
Gün geçmiyor ki yeni bir iş cinayeti haberi daha gelmesin. Biz işçiler susup bu yaşananları doğal bir olay ya da hayatın doğal bir parçası sayarsak yeni iş kazaları yaşanmaya devam edecek. Yeni iş cinayetlerinin önüne geçmek, başka yüreklerin yanmasını engellemek bizlerin elindedir. Arkamızda gözü yaşlı aileler bırakmamak için işçi sınıfının örgütlü saflarında yerimizi almalıyız. İş kazaları kader değil cinayettir!