Derneğimizin Sarıgazi temsilciliğinde “Arap Hakları İsyanda, Çözüm İşçi İktidarında” konulu bir seminer yapıldı. Seminerde Tunus’ta başlayan, sonra Mısır’a ve diğer Arap ülkelerine yayılan halk ayaklanmasının nedenleri, sonuçları ve geleceği üzerinde duruldu.
Seminerimizin ilk bölümünde yapılan sunumda Arap emekçilerinin isyanları anlatıldı. Slaytlar eşliğinde yapılan sunumda ayaklanmaların kitlelerde nasıl bir öfke patlamasıyla kendini dışa vurduğu anlatıldı. Kitlelerin polis barikatlarını yarışını, zafer işaretleriyle haykırışını ve milyonlar halinde meydanlarda toplanmalarını gösteren bir de video izledik.
İkinci bölümde ise sorular ve cevaplar vardı. Genç işçi kardeşlerimiz yaşanan isyanla ilgili sorular sordular. İsyanın kitlelerde yarattığı değişim, isyanın nasıl ortaya çıktığı, ABD’nin ya da emperyalistlerin rolü, kazanımların neler olduğu, facebook gibi iletişim araçlarının rolü ve işçi sınıfının bağımsız sınıf çıkarları temelinde bir örgütlülüğe sahip olup olmadığı üzerine sorular soruldu. 10 yaşındaki bir işçi çocuğu ise, “özgürlük istiyorlar, polis haksızlık yapıp insanları dövüyor, bir atasözüyle şunları söylemek istiyorum, bir elin nesi var iki elin sesi var, birlikten kuvvet doğar” diyerek salona ayrı bir hava kattı.
Kapitalist sömürü düzeninin neden olduğu yoksulluk ve baskılara karşı Arap işçi ve emekçi kitlelerinin gerçekleştirdiği isyan dalgası umut veriyor. Yıllardır ağır baskı altında inleyen Arap işçi ve emekçileri “böyle gelmiş böyle gider” anlayışına büyük bir darbe vurdular. Şimdi sıra bizde kardeşler. Sınıfımızın bağımsız çıkarları temelinde örgütlenmeye ve mücadele etmeye dört elle sarılmalıyız. Çürümüş düzene işçi sınıfının uluslararası mücadelesi son verecek! UİD-DER bu kavgada ben de varım diyen işçiler için büyük bir olanak sunuyor.