Buradasınız
1 Mayıs’ta Kendimi Özgür Hissettim
Esenyurt’tan bir öğrenci

Merhabalar. 1 Mayıs öncesinde UİD-DER’in temsilciliklerinde düzenlenen “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” etkinliklerini izleyebilme fırsatı buldum. UİD-DER’li işçi abi ve ablalarımız etkinliklerde şarkılarla, şiirlerle yüreğimize dokunup 1 Mayıs’a davet ettiler bizi. 1 Mayıs’ın önemini ve neden 1 Mayıs’a sahip çıkmamız gerektiğini anlattılar.
Öğrendim ki 1 Mayıs sadece 8 saatlik işgünü mücadelesinden ibaret değildir. 1 Mayıs tüm dünyadan işçilerin sınıfsız, sömürüsüz bir dünyaya olan özlemleriyle hep birlikte meydanlara aktıkları gündür. İşçilerin diğer işçi kardeşlerinin sesine ses kattığı, gücünü dosta da düşmana da gösterdiği bir gündür. 1 Mayıs gibi bir mücadele ve birlik gününe aslında ne kadar ihtiyacımız olduğunu da içinde bulunduğumuz döneme bakarak anlayabiliriz.
Etkinlikteki sunumda da ifade edildiği gibi her geçen yıl sermayenin ve iktidarın işçi sınıfına yönelik saldırıları artıyor. Enflasyon olduğunda daha düşük gösteriliyor. Bu yolla sermayenin cebine paralar akıtılıyor. Zenginden daha fazla alınması gereken vergi işçilerden alınıyor. Böylece bizden çaldıklarıyla daha fazla zenginleşenler bizleri daha da yoksulluğa itiyor. Bunun dışında gençler gelecek kaygısıyla anksiyete, depresyon gibi çeşitli sorunlarla boğuşuyor. Emekçi kadınlar çifte ezilmişliğe, cinsiyet ayrımcılığına uğruyor. Emekliler açlığa mahkûm ediliyor, emekleri hiçe sayılıyor. Yani kapitalizm ne gençlere ne emeklilere ne emekçi kadınlara yaşanılacak bir dünya sunmuyor.
Ama biliyoruz ki derdimizin dermanı yine bizim ellerimizdedir. Bu inançla 1 Mayıs meydanlarında duyurduk sesimizi. Geçen senelerden farklı olarak İstanbul’da bir kutlama yapamadık. Ben UİD-DER’le Lüleburgaz’da katıldım 1 Mayıs’a. Camdan çıkıp bize destek veren, korteje katılıp yürümek isteyen çokça insan oldu. İnsanların yüzlerindeki gülüşler, hayranlıkla bakan gözleri beni daha güçlü hissettirdi. Coşkulu bir şekilde söyledik şarkılarımızı. “Yumruk” dedik sömürüye, kapitalizme!
1 Mayıs kortejinde kendi programını gerçekleştirdi UİD-DER. Mücadele ezgileriyle gücümüze güç kattı. Öylesine farklı bir ruhu vardı ki 1 Mayıs’ın, belki de kortej dışında daha önce hiç görmediğimiz dostlarımız olmasına rağmen hiç yabancılık hissetmedik. Sanki birbirimizi tanıyor gibiydik. Ayrıca 1 Mayıs’ta kendimi daha özgür ve güven dolu hissettim. Sosyalist bir kimlikle kendimi var edebildiğim, işçi sınıfının gençliğinin bir parçası olabildiğim için gerçekten çok mutluyum ve gururluyum. Bir dahaki 1 Mayıs’ı sabırsızlıkla bekliyorum. İnanıyorum ki 1 Mayıs ruhuyla sahip çıktığımız onurlu mücadelemiz sonucunda gündüzlerinde sömürülmeyen, gecelerinde aç yatılmayan o güzel günler elbet bir gün gelecek. Ve o günler geldiğinde şairin dediği gibi olacak:
İnsanlar ellerini
Korkmadan
Düşünmeden
Birbirlerinin ellerine bırakarak
Yıldızlara bırakarak
Yaşamak ne güzel şey diyecekler
Bir insan gözü gibi derin
Bir salkım üzüm gibi serin
Bir ferah
Bir rahat
Bir işitilmemiş şarkı söyleyecekler.
- Uludağ’ın Eteğinde Umudumuz Yeşerdi
- Dünden Bugüne, Bugünden Yarınlara 1 Mayıslar
- Yapılan Hiç Bir Şey Boşa Gitmez!
- Elbet Bir Gün…
- Yumruğumuzu Büyütmeye Devam Edelim!
- 1 Mayıs’ta Kendimi Özgür Hissettim
- Olmak İstediğim Fotoğraf Karesi!
- UİD-DER ile Nice 1 Mayıslara
- Yüreklerimiz Meydanlarda Buluştu
- 1 Mayıs Alanlarında UİD-DER Saflarında
- İşyerlerinden 1 Mayıs Alanlarına UİD-DER
- Geleceği Ellerinde Taşıyan Mücadeleci İşçilerin Korteji
- 1 Mayıs’ta Çocuklarımla El Ele
- Her Şeye Rağmen Yaşasın 1 Mayıs
- İyi ki 1 Mayıs’a Gitmişim
- 1 Mayıs Meydanında Kırmızı Önlük ve Şapkanın Güzelliği
- 1 Mayıs’ta Umudumuz Yeşerdi
- 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleyi Büyütmeye Biz de Varız!
- İlk 1 Mayıs’ımın Gururunu Yaşadım
- 1 Mayıs’ta Dünyanın Dört Bir Yanında Meydanlar İşçi ve Emekçilerin Talepleriyle Yankılandı!
Son Eklenenler
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...
- Türkiye’de siyasal gelişmelerin hızlandığı, her bakımdan zorlu, her bakımdan ağır bir süreçten geçiyoruz. İşçi ve emekçiler, emekliler, gençler olarak enflasyonun hız kesmesini, hayat pahalılığının son bulmasını, geçim derdinin hafiflemesini...
- Sosyal medya platformlarında her gün yeni bir trend beliriyor, insanlar yeni bir akımın peşinden koşturuluyor. Dün “lokma dünyası”, yakın zamanda “Dubai çikolatası” peşinde koşan insanlar, yarın farklı bir yiyecek ya da akımla tüketim sarmalına...
- Toplumun itirazının güçlenmesi, işçi sınıfının kendi talepleriyle, kendi örgütleriyle, kendi mücadele yöntemleriyle sahneye çıkmasıyla mümkün olabilir. Bunun yolu işçi sınıfının sendikal ve siyasal örgütlülüğünün, bilinç düzeyinin ve dolayısıyla...