Buradasınız
Bir Fabrikada Çalışanları Kaç Yılda Sayarsınız?
Gebze’den bir işçi
İşçiler ağır koşullar altında, uzun saatler boyunca çalışıyorlar. Milyonlarca işçi iş güvencesi olmadan, her an işten atılma korkusuyla canını dişine takarak çalışıyor. Üretim baskısı da cabası. MT Reklam işçileri de yıllarca benzer sorunlar yaşadılar. Elbette kimi zaman sorunlara tepki gösteriyorlardı. Fakat iş, örgütlü hareket edebilmekteydi. Onlar da bunun için gizlilik içinde sendikalaşma mücadelesi başlattılar. Birleşik Metal-İş’e üye oldular. Oysa okudukları cep kitapçığında “sendikalaşma hakkı anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınmış sosyal bir haktır” denilmekteydi. Yani öyle gizliden iş yürütmeye gerek yoktu! Yine de onlar temkinli davrandılar. Uluslararası olarak tanınan bir hak, fabrika patronu tarafından tanınmıyordu. Zira benzer hak tanımama olayları başka fabrikalarda da gerçekleşmişti.
300’ün üzerinde işçi sendikaya üye olmuş ve sendika yetki başvurusunda bulunmuştu. Ancak patron sendikanın yetkisine itirazda bulunmuştu. 2014 yılının ilk aylarında Birleşik Metal-İş Sendikası MT Reklam fabrikasında toplu sözleşme yapabilmek için yetki davası açtı. Patron, işçilere sendikadan istifa etmeleri şartıyla ücretlerine zam yapılacağı vaadinde bulundu. Kabul etmeyenler “performans düşüklüğü” gerekçesiyle işten atıldı. Ancak patronun sendika düşmanlığı burada bitmedi. Patron işçilerin sendika hakkını tanımamakta kararlıydı. Mahkemeden “istenmeyen” bir sonucun çıkmasını önlemek için işyerinin adını ve işkolunu değiştirdi. Patrona göre MT Reklam’da çalışan işçiler sendikalaşmaya gitmişti, MT Reklam, MT Plastik olursa sorun ortadan kalkardı!
Aradan yıllar geçer, fakat mahkeme altı yıl boyunca bir türlü yetki kararını sonuca bağlayamaz. Sendikaya üye oldukları için işten atılan işçiler dava açmış ve bunun sonucunda mahkeme işvereni “sendikal tazminat” ödemeye mahkûm etmişti. Bir tarafta işverenin “sendikal suç” işlediğine karar kılan mahkeme, bir tarafta bakanlıkta bekleyen yetki sorunu. Zaman akmaya devam eder. Bu süreçte kimi işçiler çocuklarının emeklediğini, yürüdüğünü ve nihayet okula başladığını görürler. Ama mahkemenin yetki sonucunu bir türlü göremezler. Bu arada başka işlerde çalışmaya başlarlar. MT Reklam’da sendikalı üye işçi neredeyse kalmamıştır. Aradan 6 yılı aşkın bir zaman geçer. Beklenen karar bunca zaman sonra çıkmıştır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı sendikaya toplu iş sözleşmesi yapabilmesi için “yetki” verir. Sendika yetki belgesini almasına alır da MT Reklam patronu sendika üyesi işçilerin çoğunu ya işten atmıştır ya da baskı ve tehditle istifa etmelerini sağlamıştır. Üye işçiler işten atılmış, süreç 6 sene sürmüş ve bu sürede patron saldırılarını alabildiğine arttırmıştır. Oysa yasalara göre sendikalar örgütlendikleri işyerlerinde yeterli üye sayısına ulaştıklarında bakanlığa yetki talebi için başvururlar. Sendikanın ilgili işkolunda en az yüzde bir üyesinin olması ve ilgili işyerinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasını, işletmede ise yüzde kırkını üye yapması yetki alması için yeterlidir. Fakat bakanlığın bu sorulara cevap bulması tam altı yılı aldı. Belli ki bakanlığın acelesi yoktu! Yetki belgesinin gelmesiyle Birleşik Metal-İş Sendikası, kalan iki üyesiyle grev kararını açıkladı ve kapıya “bu işyerinde grev var” pankartı asıldı. Ancak MT Plastik patronu konuyla alâkası olmadığını söyleyerek işçileri suçladı.
Bu yaşananlar işçilere reva görülenleri, patronlar sınıfının söz konusu işçilerin hak araması, sendikalaşması olduğunda yasaları bile nasıl paspasa çevirdiklerini gösteriyor. Siyasi iktidar ise mahkemeleriyle, bakanlıklarıyla her türlü engeli işçilerin önüne çıkararak, yıldırma politikalarını uzun yıllara yayarak MT Reklam özelinde kimin tarafında olduğunu ortaya koydu. Bizlere aslında ısrarla şunu söylüyorlar: “Bu ülkede mahkemeler var, hukuk var. Elbette ki hakkınızı arayabilirsiniz. Fakat hakkınızın ne olduğuna yalnız biz karar veririz!” Biz de geçmişi hatırlatarak diyoruz ki; işçiler örgütlü ve güçlü olduklarında mahkemelerinize nasıl işçiler lehine kararlar aldırabildiklerini görmüştük. Hatırlatırız, grev kararını yasalara geçirten 170 Kavel işçisi ve onlara öncülük eden Maden-İş’i unutmadık. Bugün rüzgâr patronlardan yana esiyor olabilir fakat ne mutlu ki geçmiş deneyimler bize bu durumun ilelebet böyle sürmeyeceğini gösteriyor. Bu deneyimlere bakıyor, umudumuzu tazeliyor ve sıranın bize geleceği günü iple çekiyoruz.
- Çorum’da Yel Enerji İşçileri Sendika Düşmanlığına Karşı Direnişte
- Durak Tekstil Direnişinin 83. Gününde Dayanışma Eylemi
- Durak Tekstil İşçileriyle Söyleşi
- İşçiler Hak Gasplarına, Baskı ve Yasaklara Boyun Eğmiyor
- Patronlar Saldırıyor, İşçiler Mücadele Ediyor
- Patronun Grev Kırıcılığına ve Jandarma Saldırısına Rağmen Lezita Grevi Sürüyor
- Durak Tekstil İşçileriyle Dayanışma Etkinliği
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Perfetti’de Baskılar da Direniş de Devam Ediyor!
- Akkuyu Nükleer Santrali Şantiyesi İşçileri İş Bıraktı
- Hakları İçin Mücadele Eden İşçiler Kazanıyor
- Ücret Gasplarına, İşten Atmalara ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Gates Endüstriyel Metal Kauçuk’ta Grev Başladı
- Ekol Ofset ve Aunde Teknik’te Sendika Düşmanlığı
- Patiswiss’de Sendika Düşmanlığı Protesto Edildi
- Durak Tekstil İşçilerine UİD-DER’den Dayanışma Ziyareti
- Erciyas Grevini Ziyaret Ettik
- Esitaş İşçileri Sendikalı Olma Hakkını Mücadeleyle Kazandı
- Antep’te Düşük Ücret Dayatmasına Karşı İş Bırakma Eylemleri
Son Eklenenler
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- Çorum’un Dodurga ilçesinde bulunan maden ocağında faaliyet gösteren ODAŞ Elektrik bünyesindeki Yel Enerji’de çalışan işçiler patronun sendika düşmanlığına karşı 9 Mayısta direnişe başladı. Yel Enerji işçileri kötü çalışma koşulları ve düşük...
- Sınıfımızın uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs’ı geride bıraktık. Mücadele örgütümüz UİD-DER, bu sene 1 Mayıs’ı işçi kentleri olan Bursa ve Lüleburgaz’da kutlama kararı aldı. Bizler de bu doğrultuda tüm hazırlıklarımızı yaparak...
- Öz İplik-İş Sendikası, Başkanlar Kurulunu, direnişteki Durak Tekstil işçileriyle dayanışmak amacıyla Bursa’da gerçekleştirdi. Kurulun ardından sendika yöneticileri direnişlerinin 83. gününde Durak Tekstil işçilerini ziyaret etti. Burada yapılan...
- 1 Mayıs işçi sınıfının uluslararası birlik ve mücadele günü. Her 1 Mayıs’ta UİD-DER’li mücadeleci işçiler bir gelincik tarlasını andırır gibi dolduruyorlar meydanları. Her 1 Mayıs’ta, işçi sınıfının bu çalışkan evlatları coşku dolu, disiplinli...
- Merhaba dostlar, uzun zamandan beri çalışma şartlarım nedeniyle birçok etkinliğe katılamıyordum. Yaşımın genç olmasına rağmen heyecanımı yitirmiştim. Hem yaşadığım şehirlerde etkinliklerin olmaması hem de maddi imkânsızlıklar yüzünden uzak kalmıştım...
- İstanbul Eyüpsultan’da özel bir lisenin müdürü 74 yaşındaki emekli öğretmen İbrahim Oktugan öğrencisi tarafından silahla vurularak öldürüldü. Öğretmenler “Can Güvenliğimiz Sağlansın, Gerekli Tedbirler alınsın!” talebiyle İzmir’den Bursa’ya, Mardin’...
- 21-28 Nisan Ebeler Haftası ve 12-18 Mayıs Dünya Hemşireler Haftası vesilesiyle 10 Mayısta İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde bir araya gelen hemşire ve ebeler basın açıklaması gerçekleştirdi.
- Bu sene 1 Mayıs’a UİD-DER’le birlikte bir işçi kenti olan Lüleburgaz’da katıldım. 1 Mayıs heyecanımız sabah saatlerinde başladı. Yol boyunca türkülerimizle, marşlarımızla 1 Mayıs alanına gittik. Tabii içimizde İstanbul’da kitlesel ve birleşik bir 1...
- 1 Mayıs’a gitmeden önce egemenlerin yarattığı algı yüzünden benim de endişelerim vardı. Fakat “Ben hakkımı savunmalıyım” diye düşünerek, arkadaşlarımın ısrarlı daveti sayesinde UİD-DER’le birlikte Bursa’da 1 Mayıs’a katıldım. İlk 1 Mayıs’ımdı, iyi...
- Ağır sorunlar altında bunalan işçi sınıfının bu sorunlar karşısında bir çıkış yolu bulabilmesi için sendikalarına sahip çıkması, sermayenin ve sendika bürokratlarının planlarını, niyetlerini boşa düşürmesi büyük önem taşımaktadır. Özellikle siyasi...
- Bartın’ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) bağlı maden işletmesinde 14 Ekim 2022’de patlama meydana gelmiş, 43 maden işçisi yaşamını yitirmiş, 9 işçi de yaralanmıştı. Patlamaya ilişkin 7’si tutuklu 23 sanığın yargılanmasına 8...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ı geride bıraktık. 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında gerçekleşen mitinglere yüzbinlerce sendikalı sendikasız işçi, işsiz, emekli, emekçi kadın, genç katıldı. İşçi ve...