Buradasınız
Çoğaldıkça Umudumuz Büyüyor
İstanbul/Tuzla’dan işçi öğrenci gençler

İşçi, öğrenci gençler olarak UİD-DER’de bir araya gelip sohbet ettik, şarkılar türküler söyleyip, şiirler okuduk. Halayla, horonla bitirdiğimiz günü, birlikte yemeklerimizi hazırlayarak başlattık. Keyifle yaptığımız kısır, sohbetimizin de espri konusuydu. Kısır bahane dertleşmek, sohbet etmek şahane diye takıldık birbirimize... Hem dertleştik, hem güldük, eğlendik. Bizleri karanlığa mahkûm etmek isteyen egemenlere inat kendimizi iyi hissettiğimiz, nefes aldığımız bir gün geçirdik. Gençlerin sorunlarını ve sorunlara karşı gerçekleştirdikleri eylemleri gösteren bir video izledik. Ekonomik sorunlar, işsizlik, gelecek kaygısı, kiraların artması, yurt sorunu, eğitim sorunu gibi yaşadığımız pek çok sorunu konuştuk. Videoda konuşan 17 yaşlarında bir gencin “buradan eve giderken araba çarpsa da ölsem” sözü çok çarpıcıydı. Bu nasıl bir acı durumdur, nasıl bir çıkışsızlıktır… Bize reva görülen bu kahredici, boğucu atmosferi nasıl kıracağımızı, sorunlarımızı nasıl çözeceğimizi de konuştuk. Derneğimizin sitesine mektup yazan arkadaşlar “Genç Arkadaş! Merak Ediyoruz, Sen Nasılsın?” diye sormuşlardı. Bir araya gelmek bizlere çok iyi geldi. Çünkü sıkıntılarımız ortak. Bunları paylaştıkça tek olmadığımızın farkına daha çok varıyoruz. Duygularımızı, düşüncelerimizi paylaşarak yalnızlık duygusuna kapılmıyoruz. UİD-DER’in web sitesinde ve İşçi Dayanışması gazetesinde tüm dünyada sorunların olduğunu ama bunlara karşı her sektörden işçilerin, gençlerin isyan ettiğini, grev yaptıklarını okuyor, görüyoruz. Bu haberler bizleri hem heyecanlandırıyor hem de sorunlara karşı ne yapmamız gerektiği konusunda fikir veriyor. Umudumuzu büyütüyor.
İşçi Dayanışması’nın gençlik sayfasında dendiği gibi bizleri karanlığa boğan bu düzene karşı bir araya gelip ne kadar çoğalırsak, sesimizi çıkartırsak karanlık o kadar azalır. Sadece biz gençler için değil tüm insanlık için karanlığı dağıtıp aydınlatabiliriz. UİD-DER çatısı altında bir araya geldikçe inancımız da, kararlılığımız da büyüyor. Birlik olup çoğaldıkça kendimizi daha güçlü hissediyor ve çarkı bozuk bu düzeni değiştireceğimize dair umudumuzu büyütüyoruz.
Arkadaşlarımıza günün sonunda neler hissettiklerini, nasıl olduklarını sorduk? Neler hissettiklerini birlikte okuyalım…
Perihan: Bugün UİD-DER’le birlikte bir araya geldik. Çok güzel, çok heyecanlıydı. Müzikler, şiirler ve biraz da kısır… Sorunlarımızı konuştuk ama çözümlerini de… Çok güzeldi. Ben en büyük çözümün bir araya gelmekten, sesimizi çıkarmaktan, kendimizi duyurmaktan geçtiğine inanıyorum. Savaşın, yoksulluğun, işsizliğin, kadına şiddetin cinayetlerin son bulacağına bugün daha da inancım büyüdü. Bu tarz etkinliklerle bir araya gelmelerin devamını diliyorum.
İsmail: Kısır bahane sorunları konuşmak, dertleşmek, içimizdekileri dökmek şahane... Kendimi bildim bileli umutsuzluk içinde olan ben, umut etmeyi tekrar tekrar umut etmeyi başardım. Teşekkürler UİD-DER.
Şenay: Bugün burada olmaktan gurur duyuyorum. Çok güzel bir gündü. Geleceğe umutla bakıyoruz.
Murat: Kaybolan ümitlerimin yeniden yeşermesini sağladığın için teşekkürler UİD-DER.
Gülse: Şarkılar, şiirler çok çok iyiydi. Sizler daha iyisiniz. Sizi çok sevdim.
Umut:
Bakıyorum…
Aslında bakmak için değil
Görmek için bakıyorum…
Karanlığa ve derinden gelen çığlığa
Bu sese…
Çoğalıyoruz ve karanlığı azaltmaya bir mum olmaya gidiyoruz…
Gelin… Kalkın artık
Umuda…
Fırat: İlk defa katıldığım gençlik buluşmasında gördüğüm ve önemli olan hissettiğim duygular tarif edilemez. Gençlerde umut, mücadele ve direniş ruhunu görünce daha çok umutlandım. Asla yalnız olmadığımız ve örgütlü bir yerde olduğumu hissettim.
Demet: Katıldığım için çok mutluyum. Güzel zaman geçirmek, sizlerin söylemiş, anlatmış olduğunuz bilgilerden yola çıkarak birlik ve beraberlik içinde hareket etmek gerçekten yaşamımıza renk katıyor. Hep beraber yapılan her şey bir gün bizleri aydınlatacak.
Gül: İnsan kendi karanlığında yitip gitmemek için bir ses, bir hareket, kısacası bir insan ister hayatında. Çünkü bilir tek başınaysa aslında hiçbir şeydir. İşte böyle zamanlarda UİD-DER gibi örgütlü bir çatının altında olmak şüphesiz ki bu sisteme yapabileceğimiz en büyük darbedir. Bu çatının altında olduğum için çoğu insandan çok daha şanslı olduğumu düşünüyorum. Çünkü biliyorum ki ben karanlık diye tabir ettiğimiz dünyada yalnız değilim. “Karanlığa küfredeceğine bir mum yak.”
Melih: UİD-DER’de olmak zamanın karanlığının içinde ışık bulmak, umutsuzluğunun içinde umut bulmak ve kıtlığında dostlukların, arkadaşlıkların, ailelerin en güzelini, en hakikisini yaşamak demek.
Hâlâ Ucuz Olan Şeyler Var!
Yalnızlığın İlacı Kimde?
- Özgürlük İstiyorsak…
- Geleceğimiz İçin UİD-DER’deyiz!
- Gençlerimizi Öldüren Kapitalist Düzendir
- Gençler Olarak UİD-DER’de Buluşalım
- Umudumuzu Hep Birlikte Yeşertelim
- Gençliğe Sınıfımızın Gerçeklerini Anlatalım
- Depresyon ve Anksiyetenin İlacı Dayanışma
- Gelecekten Korkma! Korkunun Üzerine Birlikte Gidelim!
- Gençlik ve Kapitalizm Lodosu: Şikâyet Etmek Yetmez!
- Adalet Orada mısın?
- Gücümüzün Farkındayız!
- Sen Nerede Duracaksın?
- Biz de Umutluyuz, Çünkü UİD-DER’liyiz!
- UİD-DER Hayatıma Bir Güneş Gibi Doğdu!
- Barınamayan Gençlerin Ruh Hali!
- Çoğaldıkça Umudumuz Büyüyor
- UİD-DER’in Bana Öğrettiklerini Yaşayarak Deneyimledim
- Yağmur Olup Yağacağız Bu Kurak Topraklara
- Umut Bizim Ellerimizdedir!
- Genç İşsizliği “Ulusal Genç İstihdam Stratejisi” ile Çözülebilir mi?
Son Eklenenler
- Hepsiburada’nın taşımacılık şirketi olan HepsiJET’in İstanbul Esenyurt’ta bulunan deposunda çalışan 4 kadın işçi 17 Şubatta depo önünde direnişe başladı. DİSK/Lastik-İş Sendikası, örgütlenme faaliyeti yürüttüğü İstanbul Esenyurt’ta bulunan Huhtamaki...
- İstanbul’da çeşitli sendikalar, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen’in 17 Şubatta “çalışma hürriyetinin ihlali” ve “suç işlemeye tahrik” suçlamasıyla tutuklanmasını ve Antep’te çeşitli fabrikalardan...
- Dünyanın en yüksek sendikalılık oranına sahip ülkelerinden biri olan Finlandiya’da birçok sektörde sendikalar ve işverenler arasındaki toplu sözleşme süreci devam ediyor. Ücret artışları, çalışma saatlerinin düzenlenmesi, sözleşme süreleri gibi...
- Güven kelimesi aslında ne kadar derin bir anlama sahiptir. Güven, bireyler arasındaki ilişkilerin sağlıklı ve sürdürülebilir olmasını sağlayan temel bir unsurdur. Hem bireysel hem de toplumsal düzeyde, güven duygusu yaşamın vazgeçilmezidir....
- Mücadele örgütümüzün yayın organı İşçi Dayanışması’nın 201. sayısının arka kapağında yer alan “Suriyeliler Geri Dönecek mi?” yazısını ben de okudum. Yazıda, “Almanya’ya giden insanların ne kadarı kalıcı olarak Türkiye’ye geri döndü?” diye bir soru...
- Bolu Kartalkaya’daki otel yangınında aralarında otel çalışanlarının ve çok sayıda çocuğun da olduğu, 78 kişi hayatını kaybetti. Sömestr tatili olduğu için ailelerin çocuklarıyla birlikte gittiği otelde toplu bir katliam yaşandı. Akabinde ortaya...
- Birleşik Metal-İş’in örgütlü olduğu fabrikalardan GE Grid Solutions grevi 33. gününde, Green Transfo grevi 51. Gününde, Chinatool grevi 4. gününde anlaşmayla sonuçlandı. Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, 19 Ocakta Kadıköy İlçe Milli Eğitim...
- Asırlar boyunca kalem ve kâğıdın tek sahibi egemenler oldu. Böylece olayları, bu olaylardan çıkarılacak sonuçları kendi ihtiyaçları doğrultusunda kurgulayıp kaydettiler, yani tarihi yanlı ve yanlış anlattılar. Bu nedenle resmi tarih, egemen...
- Siyasi iktidar 2025 yılını “Aile Yılı” ilan etti. “Aile yılı” ifadesi kendi başına bakıldığında kulağa hoş gelebilir. Ancak bunu dile getirenlerin bugüne kadar yaptıklarına ve paketin içeriğine bakıldığında durumun hiç de aile ve toplumun mutluluğu...
- Yeter be hey/ Uyan/ Uyanalım artık bu beyhude uykudan/ Emektir doğadakini işleyip dönüştüren/ Tüm zenginlik;/ İşçinin kolunun gücü/ Gözünün feriyle oluşur
- Yaşanan depremlerin, yangınların, sellerin bir felakete veya katliama dönüşmesinin sebebi patronların kâr düzeni ve kâr hırslarıdır. Dolayısıyla bu yaşananlar sınıfsaldır. Tek tek kişilerin sorunu değil, bir bütün olarak işçi sınıfının sorunudur,...
- Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen 16 Şubatta ikinci kez gözaltına alındıktan sonra 17 Şubatta savcılık tarafından ifadesi alınmadan, tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi ve tutuklandı. Türkmen’...
- İngiltere işçi sınıfı, Filistin halkı için yürüttüğü ulusal eylem günleri kapsamında 15 Şubatta başkent Londra’da bir kez daha meydanlara çıktı. Hükümet binalarının bulunduğu Whitehall’da toplanan çeşitli sendikalardan, siyasi partilerden ve sivil...