“Emekliler Yılında” 512 Emekli İş Cinayetlerinde Katledildi

İşçi sınıfının emeklileri, abi ve ablalarımız, Erdoğan 2024 yılını “emekliler yılı ilan ediyoruz” demişti. Erdoğan’ın o konuşmasını belki de hepimiz dinledik, gazetelerden okuduk. Bazılarımız burjuva siyasetinin zokasını yutarak, “belki bu sefer iyi bir zam yaparlar” duygusuna kapıldılar. Ama olmayacak düşler kuranlar kara bir kâbus gördüler. 

Peki, Erdoğan’ın konuşmalarında çalışmak zorunda bırakıldığı için iş cinayetlerinde katledilen emeklilerden söz ettiğini duydunuz mu? Duymadınız, duyamazsınız da.

2024’ün 11 ayında iş cinayetlerinde 512 emekli işçi katledildi. Sermaye sınıfının hizmetindeki yandaş medyada iş cinayetleri gündem olmaz, olsa da sermaye sınıfının gözünden anlatılır. Örgütsüz ve sınıf mücadelesinden bihaber işçi ve emekçilere iş cinayetlerini neredeyse kanıksattılar. Dolayısıyla “70 yaşındaki emekli çalıştığı binadan düşerek öldü” gibi haberler birkaç saniye sonra eskiyor ve hemencecik unutturuluyor. Özetle ömürleri çalışarak geçmiş emekliler tek bir gün kendileri için yaşamıyorlar. 70-75 yaşındaki emeklilerimiz de iş cinayetlerinde katlediliyorlar.

Sınıf temelinde örgütlü mücadeleden beslenmiş olanlar sınıf düşmanımız burjuvazinin janjanlı, inşallahlı maşallahlı sözlerinin bir tekine bile inanmaz. Çünkü Erdoğan’ın o açıklamayı yaptığı 2024 yılının ilk günlerinden bu yana 512 emekli çalışırken iş cinayetlerine kurban edildi. Erdoğan o açıklamayı yaptığı gün de en az bir emekli, emekli maaşı geçinmeye yetmediği için çalışırken iş cinayetinde öldürüldü. Yani her gün iş cinayetlerinde katledilen 5 işçiden en az 1’i on yıllarca çalıştıktan sonra emekli olmuş bir işçi.

Evet sevgili işçi kardeşlerim, hak mücadelesi veren her işçinin çok iyi bellediği “hak verilmez, alınır” sözlerinde haykırdığımız gibi, haklarımıza sermaye sınıfı tarafından el konulmuştur, kavga vermeden alamayız. Sömürücü burjuvazi de o elinde tuttuğunun asıl sahiplerinin işçi sınıfı olduğunu çok iyi biliyor. İşte hem bizden çok korktukları için hem de en basit, en sıradan bir hakkımızı bile vermemek için saldırıyorlar. Onların o korkularını gerçeğe çevirebilmemizin tek yolu var: Kadın, erkek, genç, yaşlı hepimiz bir olup örgütlü mücadele vermek.