Buradasınız
Fransa İşçi Sınıfı Ayakta: Geri Adım Atmayacağız!

Fransa’da Macron hükümetinin emeklilik hakkına yönelik saldırısı işçi sınıfını bir kez daha ayağa kaldırdı. Hükümet emeklilik yaşını 62’den 64’e çıkarmak istedi ancak işçi sınıfı bu saldırıya grevlerle, milyonları bulan protesto gösterileriyle karşılık verdi. Gemi azıya alan, işçilerin taleplerine kulak tıkayan Macron hükümeti 17 Martta bir anayasa darbesi yaparak ve Meclisi devre dışı bırakarak tasarıyı yasalaştırdı. Fransa işçi sınıfı bu saldırıya isyan ederek ülkede tüm çarkları durdurdu, meydanlara aktı.
Fransa’da işçi sınıfı ve gençlik günlerdir ayakta. Macron hükümeti, 17 Martta bir anayasa darbesi yaparak ve Meclisi devre dışı bırakarak emeklilik yaşını 62’den 64’e çıkardı. Demokratik haklara darbe indiren Macron’un meşruiyeti dibe vururken emekçi öfkesi büyüyor.#greve23mars pic.twitter.com/fHZdJ9hOMS
— UİD-DER (@uid_der) March 23, 2023
Macron’un emeklilik yaşını yükseltme planına karşı işçi ve emekçiler 10 Ocaktan bu yana Fransa’nın dört bir yanında meydanları dolduruyor, ulaşım eğitim, sağlık, enerji başta olmak üzere pek çok sektörde iş bırakarak hükümeti protesto ediyordu. Genel İşçi Konfederasyonu CGT başta olmak üzere işçi sendikalarının, öğrenci birliklerinin ve sosyalist örgütlerin çağrısıyla aylardır kararlı mücadelelerini sürdüren milyonlar, Meclisin devre dışı bırakılarak yasanın geçirildiği 17 Martta Paris başta olmak üzere onlarca şehirde isyan ateşini yaktı.
Macron hükümeti “maddi olarak sürdürülemez” bahanesiyle emeklilik yaşını 2 yıl yükseltmek, prim ödeme süresini 43 yıla çıkartmak, kısacası işçileri daha çok çalıştırıp, daha fazla sömürmenin yolunu döşemek istiyor. Ama bu adaletsiz, insafsız saldırı işçi sınıfının mücadelesine takılıyor. Macron hükümeti saldırıyı hayata geçirmekte ısrarcı, Fransa’yı defalarca durma noktasına getiren işçiler bu saldırıya geçit vermemekte kararlı. Sınıf savaşının kızıştığı ülkede Macron hükümeti, yasanın Mecliste oylanmasına müsaade etmeden Anayasanın 49. maddesini kullandı ve yasayı yürürlüğe sokma kararı aldı. Bunun üzerine Meclisteki sol muhalefetin girişimiyle gensoru oylaması yapılması kararı alındı. Eğer gensoru önergesi meclisteki çoğunluğun desteğini alsaydı Macron hükümeti düşecek ve yeni bir seçim süreci başlayacaktı. Meclis onayı almadan geçirilen yasa geri çekilecekti. Ancak 1962’den bu yana ilk kez yapılan gensoru oylaması 9 oy farkla Macron hükümeti lehine sonuçlandı.
“Geri Adım Atmayacağız!”
Olağanüstü yetki kullanarak Meclisi baypas eden Macron hükümetine karşı Paris, Marsilya, Lyon, Lille ve daha pek çok şehirde işçi ve emekçiler sokaklara döküldü. Liman, enerji ve rafineri işçileri iş bıraktı, benzin istasyonları boşaldı. Öğrenciler üniversitelerde barikatlar kurdu, otoyollar kapatıldı, çöpler toplanmadı, ulaşım durma noktasına geldi. Milyonların taleplerini görmezden gelen Macron hükümetine öfkeli işçiler “Bizi duyana kadar devam edeceğiz” diyorlar.
Protestolarda yüzlerce insan polis şiddetiyle yaralandı, binlercesi gözaltına alındı ancak baskılar işçi hareketini durdurmaya yetmiyor. Fransa’da kadınlar, gençler, işçiler, emekliler bu mücadelenin çoktan emeklilik hakkına sahip çıkmanın ötesine geçtiğini ifade ediyorlar. Macron hükümetinin giderek otoriterleştiğini, polis şiddetinin ve anti-demokratik uygulamaların arttığını, işçi sınıfının kazandığı hakların birer birer gasp edildiğini belirtiyorlar. “Bu sistem işlemiyor”, “geri adım atmak yok” diyen milyonlar, öylece oturup saldırılara boyun eğmeyeceklerini haykırıyorlar. Günlerdir meydanları boş bırakmayan, polis şiddetine, gözaltı ve tutuklamalara rağmen mücadeleyi büyüten Fransa işçi sınıfı 23 Martta bir kez daha genel grevle gücünü ortaya koyacak.
Dünya genelinde ekonomik ve siyasi krizlerin giderek artması, sınıf savaşını da giderek kızıştırıyor. Son seçimlerde faşist Le Pen’e karşı Macron’u bir kez daha koltuğa oturtan emekçiler, kapitalist düzen partilerinden, oluşan kısır döngüden ve işçi düşmanı hükümetlerden bıkmış durumda. İşsizliğin, yoksulluğun büyüdüğü, gençlerin geleceksiz kaldığı, toplumun nefessiz bırakıldığı kapitalist sisteme olan öfkenin karşılığı “Bu düzen işlemiyor” şiarıyla öne çıkıyor.
- Hollanda’da 100 Bin Kişi Filistin Halkı İçin Yürüdü
- Nakba’nın 77. Yılında İngiltere’de Yüzbinler Meydanlara Çıktı
- Peru ve Almanya’da Grev, İspanya’da Protesto
- Arjantin’de İşçiler Üçüncü Kez Genel Grevde!
- Yunanistan’da Kemer Sıkma Politikalarına Karşı Genel Grev
- ABD, İspanya ve İtalya’da Emekçiler Meydanlarda
- İşçilerin Kemer Sıkma Politikalarına ve Anti-Demokratik Uygulamalara Karşı Mücadelesi Sürüyor
- Sırbistan’da Hükümet Düştü!
- Sırbistan’da Tarihi Protesto Gösterisi
- İngiltere’de On Binler Yeniden Meydanlarda!
- Örgütlüysek Her Şeyiz!
- Almanya’da Havayolu İşçileri Uyarı Grevi Yaptı
- Dünya Meydanlarında Emekçi Kadınlar: Şiddete, Baskıya, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Son!
- Gürcistan’da Maden İşçileri Ayakta!
- Kadınıyla Genciyle İşçi Sınıfı Mücadeleyi ve Umudu Büyütüyor!
- Finlandiya’da Birçok Sektörden İşçiler Grevde
- İngiltere’de Yükselen Ses: “Gazze’den Elinizi Çekin!”
- Almanya’da Yükseltilen Irkçılığa Karşı Kitlesel Eylemler
- Örgütlü İşçiler Unutmuyor, Hesap Soruyor! Sömürüye ve Haksızlıklara Karşı Mücadeleyi Büyütüyor!
- İngiltere, ABD ve Sırbistan’da Mücadele Sürüyor
Son Eklenenler
- Nakba’nın 77. yılında dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçiler, Filistin halkına yapılan zulmü protesto ediyor, şehir meydanlarında kitlesel gösteriler düzenliyor. Dünya genelinde yüzbinlerce işçi ve emekçi, 77 sene önce Filistin halkının...
- Adana ve Mersin’de faaliyet gösteren Toros Tarım tesislerinde çalışan 213 işçi 21 Mayıs sabahı greve çıktı. Kocaeli Dilovası OSB ve İzmir Çiğli’de üretim yapan DYO Boya fabrikalarında eş zamanlı grev başladı.
- Karabağlar, İzmir’de ikamet ettiğim ilçedir. Mahallelerinin büyük çoğunluğunda işçi ve emekçiler yaşar. Küçük bir kesimse tuzu kuru, küçük burjuvalardan oluşur. Belediye bu zengin semtlere gösterişli hizmetler sunarken, yoksul mahalleler hep ikinci...
- Grevdeki Temel Conta işçileri 22 Mayısta fabrika önünde kitlesel basın açıklaması gerçekleştirerek işverenin grev kırıcı uygulamalarını ve saldırgan tutumunu protesto etti. Eyleme Türk-İş’e bağlı sendikalar, KESK İzmir Şubeler Platformu, Genel-İş...
- Küçük bir işçi çocuğu. Elinde, üstünde “Kreşe Gidemediğim İçin Greve Geliyorum” yazan kartonuyla poz vermiş. Muhtemelen annesi tarafından grev yerine getirilmiş. En küçük olmanın verdiği şirinlikle bütün işçilerin göz bebeği olmuş. Kreşte...
- Bugün size, belki de her gün karşılaştığımız ama çoğu zaman duyulmayan, görmezden gelinen bir gerçeği anlatmak istiyorum. İstanbul’da ya da herhangi bir şehirde üniversite öğrencisi olmak, giderek zorlaşıyor. Hele de bu ekonomik şartlarda…
- İbni Sina Üniversite Hastanesinde çalışan SES ve Dev Sağlık-İş üyesi işçiler, yetersiz yemek, su ve hijyen koşullarına karşı 16 Nisanda üç gün süren yemekhane boykotu yaptı. Genel-İş Sendikasının örgütlü olduğu İzmir’in ilçe belediyelerinde işçiler...
- Kardeşlerim, ben emekli bir işçiyim. Bu yıl da UİD-DER’le 1 Mayıs kortejinde yürüdüm. Bahtiyarım. Bir sene ayağım kırıldığından 1 Mayıs’a katılamamıştım. Yaşım itibariyle, onca mitinglere katıldım, başka kortejlerde yürüdüm, ama her defasında UİD-...
- Petrol-İş Sendikası’nın örgütlü olduğu TPI Compozit fabrikalarında yaklaşık 2300 işçi, 13 Mayısta greve çıktı. Çoğunluğu Menemen’de, bir bölümü de Çiğli Sasalı’da çalışan işçiler, İzmir Serbest Bölgede (İZBAŞ) uygulanan grev yasağı nedeniyle, greve...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Bu mektubu yazmama bir grevci işçinin sorusu vesile oldu. TPI Composit grevinde bir işçi kardeşimiz, “Abi, sen deneyimli bir işçiye benziyorsun. Sence grevi nasıl sürdürmeliyiz?” diye sormuştu. Pek çok kez grev yaşamış,...
- UİD-DER’li işçiler, 19 Mayısta Portakal Plastik ve Porvil Çatı işçilerini grevlerinin 13. gününde ziyaret etti.
- Filistin halkıyla dayanışmayı ve emperyalist savaş karşıtı mücadeleyi büyütmek üzere sayısız protesto ve işyeri eylemleri düzenleyen İngiltereli işçi ve emekçiler 27. kez ulusal gösteri gününde bir araya geldi. Ülkenin dört bir yanından başkent...
- Felsefe yapmak, olgular, olaylar, süreçler, varlıklar üzerine düşünce üretmektir, neden ve sonuçlar üzerine düşünmektir, sormaktır, açıklama getirmektir. Ama sıradan insanlar, mesela örgütsüz işçiler gerçek manada düşünmeyi, düşünce üretmeyi...