Buradasınız
GSS Prim Borçlarında Son Durum Ne?

Hükümet, işçi ve emekçilerin başına bela ettiği Genel Sağlık Sigortası’nda (GSS) bir kez daha değişiklik yapmayı planlıyor. 2012 yılında yürürlüğe giren ve şu an 8 milyon kişiyi ilgilendiren GSS prim borçları, sürekli olarak yeniden yapılandırılıp borçların faizleri siliniyor. Bugünden (1 Nisandan) itibaren milyonlarca kişinin binlerce liraya ulaşan prim borçlarının gecikme ceza ve faizleri silinecek. Şu an yaklaşık 5 milyon kişinin 11,7 milyar lira GSS prim borcu var. Bu rakama gecikme faizi ve cezaları dâhil değil. Ama emekçilerin bu borçları ödeyecek hali yok.
Uygulamaya göre, herhangi bir işte çalışmayan ve anne ya da babasından dolayı “bakmakla yükümlü” sıfatıyla sağlık hizmeti alamayanlar, hane içindeki kişi başına gelir dikkate alınarak prim ödemek zorunda. Herhangi bir işte çalışmayanlar açısından Genel Sağlık Sigortası yükümlülüğü 18 yaşında başlıyor. Lise ve dengi okul mezunları için bu süre 20, üniversite mezunları için ise 25 yaş olarak uygulanıyor. Öğrencilere, okuldan mezun oldukları tarihten itibaren iki yıl süre tanınıyor. Ancak, bu ilave süreler hiçbir şekilde, öğrenim durumuna göre 20 ve 25 yaşı aşamıyor. Ödenmesi gereken prim tutarı ise, gelir seviyesine göre değişiyor. Bu tutar 2017 yılı için 71,10 lira, 213,30 lira ve 426,60 lira olmak üzere üç kategoride belirlendi. Gelir testi yaptırmayanlar en yüksek ücret olan aylık 426,60 lira üzerinden prim borcu ödemek zorunda kalıyordu. Prim borcunu ödemeyenler sağlık hizmetinden yararlanamıyordu. Ama bu sistem ödenemeyen borçlar nedeniyle tıkandı. Buna rağmen hükümet elini işçi ve emekçilerin cebine uzatmakta ve bu paraları toplamakta kararlı!
Genel Sağlık Sigortası’nda yapılacak değişikliğe göre gelir testi zorunlu olmayacak. Aylık 53,33 lira prim ödemeyi kabul eden kişiler gelir testi yaptırmayacaklar. Fakat 53,33 liralık primi ödeme gücü olmadığını belirtenler, gelir testi yaptıracaklar. Test sonucunda hane içindeki fert başına gelir 592,50 liranın altında çıkarsa o kişinin primi Hazine tarafından karşılanacak.
1 Nisandan itibaren öncelikle borçların gecikme faizi ve cezaları silinecek. Borçlar, aylık 53,33 lira üzerinden yeniden hesaplanacak. Örneğin, 1 Ocak 2012 tarihinden bugüne kadar GSS yükümlüsü olan, herhangi bir işte çalışmayan ve gelir testine girmemiş vatandaşa, 1 Ocak 2012-31 Mart 2017 tarihleri arasındaki 63 ay için 17 bin 489 lira borç çıkmış bulunuyor. Yeni düzenlemeyle bu kişinin prim borcu 3 bin 989 liraya indirilecek.
Yeni yasayla Genel Sağlık Sigortası prim borçlarını ödemeyenlere 12 aylık bir süre tanındı. Bu süre 1 Nisanda başlayacak. Borçlardan iki türlü kurtulmak mümkün olacak. Ya güncellenen rakam üzerinden 12 ay içinde peşin ya da taksitli ödeme yapılacak ya da gelir testine girip hane içinde kişi başına gelirin aylık 592,50 liranın altında olduğu kanıtlanacak.
Milyonlarca işsiz, sigortasız işçi ve emekçi bu uygulamanın mağduru olmuş durumda. Hükümet bundan 5 yıl önce genç yaşlı demeden herkesi potansiyel borçlu haline getirdi. Prim borçları biriktikçe birikti ve bir işçi için 17 bin liraya varacak kadar bir prim borcu oluştu. Hangi işçi veya öğrenci bu borcu ödeyebilir? İşçi ailelerinin evlerine borcunu ödemediği için tebliğler gönderiliyor. Zaten kıt kanaat geçinen işçi aileleri devletin bu uygulamasıyla bir kez daha stres, sıkıntı ve borç sarmalına itilmektedir.
Hükümet tarafından işçi ve emekçilerin tepkilerini engellemek içinse sürekli olarak borçların faizleri silindi, prim borçları düşürüldü, borçlar taksitlere bölündü. Ama bunlar işçilerin mağduriyetini gidermek değil cebindeki üç kuruşu da alma yoludur! İşçi ve emekçiler sağlık hakkından borç batağına batmadan, ceplerinden para çıkmadan, ücretsiz olarak yararlanmalıdır. Bu en insani taleptir ve haktır!
Hakkımız Olmayan Tek Şey, SUS-MAK!
Bakış Açını Değiştir “Büyük Resmi” Gör!
- Omsa Metal Direnişiyle Dayanışma
- Hayat Pahalı Değil Ücretlerimiz Düşük!
- Derbide Yeni Sezon Yaklaşıyor!
- KESK’ten “Gazze’de Kıtlık Yaşanıyor” Protestosu
- Digel Tekstil İşçilerinin Hak ve Onur Mücadelesi Devam Ediyor
- 17 Ağustos Depreminin 26’ıncı Yılı: Deprem Değil Yağmacı Düzen Öldürüyor!
- Evrensel Gazetesine Silahlı Saldırı
- Vergi Sorunu
- Kötü Çalışma Koşullarına ve Sendikal Baskılara Karşı İşçiler Mücadele Ediyor
- İşyerinde Gelen Ölümler
- 3 Pişi ve Sabrın Ödülü
- Yas Tutmuyoruz, Mücadele Ediyoruz!
- Bu Bataklıktan Birlikte Çıkmalıyız!
- KESK Taleplerini Duyurmak İçin Alternatif TİS Masası Kurdu
- “Faizi Kim Uyguluyor, Bunu da Desene!”
- Hiroşima’dan Gazze’ye Umut İşçi Sınıfının Örgütlü Mücadelesinde
- Kamu İşçilerine Sefalet Protokolü
- Kamu İşçilerine Grev Yasağı ve Sefalet Dayatması
- BİRTEK-SEN Tekstil Raporunu Yayımladı
- Doğanın Değil Doların Yeşilini Sevenlerin Yasası
Son Eklenenler
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...
- Hatay’dan İstanbul’a emekçiler rant uğruna evlerinden, tarım arazilerinden, geçim kaynaklarından ediliyorlar. Hatay Samandağ’da gece vakti alınan acele kamulaştırma kararıyla arazilerine giren ve narenciye ağaçlarını söken iş makinelerini durduran...
- Türkiye’de sayıları 16 milyona yaklaşan emeklilerin büyük bölümü, açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya çalışıyor. Yaşlılık dönemlerini huzur içinde geçirmesi gereken emekliler; temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, kiralarını ödeyemiyor,...
- Jack London’ın 1900’lü yılları resmettiği “Uçurum İnsanları” kitabını geçtiğimiz günlerde, arkadaşlarla birlikte okuduk. Yaşadığımız bazı şeyler nasıl da bu kitapta anlatılanları çağrıştırıyor.
- Hüzünlüsün, biraz durgun, biraz da dalgınsın kardeşim./ Evet ve tabii olmadan, hayat zor bizim için./ Her gün, günün en aydınlık, en sıcak, en soğuk, en kıpır kıpır saatinde/ Kapanmak dört duvar arasına, esaret saatlerine mahkum ve mecbur olmak...
- Siyasi iktidarın “aile yılı” ilan ettiği 2025’te nice ailenin ocağına ateş düştü, düşmeye de devam ediyor. Ocak ayında meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği Kartalkaya’daki otel yangını felaketiyle başladı yeni yıl. Ama bu felaket ne ilkti...