Harb-İş Sendikası Ankara Yürüyüşünü Tamamladı
Türk Harb-İş Sendikasının İstanbul, İzmir, Kayseri, Kocaeli, Sakarya, Adana, İzmir ve Eskişehir’de bulunan şubeleri 8 Ocakta ek zam talebiyle Ankara’ya yürüyüş başlattılar. Şube başkanları ve yönetim kurulu üyelerinin gerçekleştirdiği yürüyüş 10 Ocakta Ankara’da sendikanın genel merkezi önünde yapılan basın açıklamasıyla sona erdi. Şube başkanları ve yönetim kurulu üyelerinin katıldığı açıklamayı Türk Harb-İş Sendikası Genel Başkanı Alaattin Soydan gerçekleştirdi.
Soydan, Milli Savunma Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığına bağlı askeri fabrikalarda ve tersanelerde çalışan işçilerin yaşadığı ekonomik sorunlara dikkat çekmek için yürüyüş kararı aldıklarını belirtti. Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik koşullara ve enflasyon gerçeğine dikkat çeken Soydan, kamu çerçeve protokolünün üzerinden 8 ay geçmesine rağmen kamu işçilerinin alım gücünün olağanüstü derecede düştüğüne işaret etti. Kamu işçilerinin çok zor durumda olduğunu ve bıçağın kemiğe dayandığını ifade ederek şu hususlara değindi: “Ülkemiz ekonomik olarak olağanüstü bir süreçten geçmektedir. Olağanüstü dönemlerin de olağanüstü çözümleri olacaktır. Bunun içindir ki yılda bir defa toplanan Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2 senedir altı ayda bir toplanmıştır. Bunun içindir ki memura 8000 lira seyyanen zam verilmesi söz konusu olmuştur. Peki soruyorum size, işçi başka bir ülkede mi yaşıyor? İşçi ülkemizde yaşanan bu enflasyondan etkilenmiyor mu? İşçinin alım gücü düşmüyor mu?”
Vergi adaletsizliği meselesine de vurgu yapan Soydan, şöyle konuştu: “Buradan sizin aracılığınızla yetkililere bir kez daha sesleniyorum. Kamu işçisi çok zor durumdadır. Dayanacak gücü kalmamıştır. Martta yüzde 20, Mayısta yüzde 27 vergi dilimine giren, şu anda aldığı ortalama 24-25 bin lira ücretin yarısını ev kirasına vererek ay sonunu getirmeye çalışan insanlardan bahsediyorum. Ülkemizde uygulanan vergi politikaları nedeniyle, işçilerimizin hayatları daha da ağırlaşıyor. Adaletsiz gelir vergisi yüzünden, işçinin eline geçen net ücret, vergi oranlarının yüksekliği ve vergi dilimleri nedeniyle yılsonuna gelindiğinde hatırı sayılır bir şekilde azalmaktadır. İşte bu nedenle yıllardır üzerine basa basa vergide adalet diyor, az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmasını talep ediyoruz.”
Soydan, 27 Ocakta Ankara’da sendika üyesi işçilerin de katılımıyla kitlesel bir basın açıklaması yapacaklarını duyurdu. Eylem boyunca “Gelirde Adalet Vergide Adalet”, “Direne Direne Kazanacağız!” sloganları atıldı.
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...