İran Öncü İşçileri: Türkiyeli İşçiler, Acınızı Paylaşıyoruz!

Patronlar Yine Katliam Yaptılar
Türkiyeli emekçi kardeşlerimiz,
13 Mayısta, Manisa’nın Soma ilçesindeki bir madende meydana gelen patlama sonucu yaklaşık 300 işçinin öldüğünü duyduğumuzda çok derin bir acı hissettik ve gözyaşlarımızı tutamadık. Sermaye sahipleri yine yüzlerce işçinin canına kıydılar.
Kapitalist dünyada insanların hayatı kâra ve paraya dönüşüyor. Her geçen gün özgürlükler, sosyal haklar, iş emniyeti kısıtlanıyor, yeter ki patronların kâr ve servetleri artsın. Kapitalist devletlerde patronlar öyle bir hızla daha fazla kâr peşinde koşuyorlar ki, insan sömürüsü had safhada. Patronlar, kapitalist devleti arkalarına alarak, işyerlerinde olması gereken hizmet araçlarını, emniyet standartlarını, sağlık gereçlerini kısıtlıyorlar; amaç kâr artsın.
Nitekim Türkiye devleti, sırf giderleri kısmak için, 30 Nisan 2014’te Meclis’e sunulan Soma madeninde denetim ve iş güvenliği standartlarını araştırma önergesini reddetmiştir. Eğer bu denetim 14 gün önce yapılsaydı şimdi Soma madencileri hayatta olacaklardı. Bu, Türkiye devletinin ve Soma Holding patrounun bilerek cinayet işlemesinin ispatıdır. Ayrıca bilmekteyiz ki, Türkiye ölümle sonuçlanan iş kazaları bakımından Avrupa’da birinci ve dünya üçüncü sıradadır.
Tüm dünyada sermaye, kâr artışı için gitgide iş güvenliği önlemlerini ve gereken standartları iptal ediyor ve işçiler onar onar ölüyor. Patronlar bunları kendi medyalarında basit iş kazaları olarak gösteriyorlar.
Son birkaç yıl içinde Malezya, Endonezya, Bangladeş, Pakistan gibi ülkelerdeki pek çok tekstil fabrikasında yangın ve çürük binaların çöküşü nedeniyle binlerce işçi hayatını kaybetti. Çin, Hindistan ve şimdi Türkiye’de maden patlaması binlerce ölüme neden oldu. Bu devletler ve patronlar bilinçli cinayet işliyorlar. Ölen işçilerin aileleri hem kayıplarına üzülüp acı çekiyorlar, hem de zor ekonomik şartların altında eziliyorlar. Bunun aksine, sermaye sahipleri ve onu himaye eden hükümetler ise günbegün servetlerine servet katıyorlar.
İranlı işçilerin bir bölümü olarak, Alborz Eyaleti Boyacılar Sendikası, İşçi Örgütlenmesi Destek Komitesi, Mahabat’taki Tutuklu İşçileri Savunma Komitesi, bir grup Sanandaj işçisi ve öncü işçileri, siyasi tutsaklar ve tutuklu işçiler adına, akan gözyaşlarımızla ve kanayan yüreğimizle diyoruz ki, Soma’da ölen işçilerin ölüm nedeni iş kazası değil, devlet ve işverenin işlediği bir cinayettir.
Türkiye işçi sınıfının, katledilen işçilerin ailelerinin acılarını paylaşıyoruz.
Bütün işçi örgütleri, aktivistler ve emekçiler, çağrımız size!
İşverenler ve devlet kuruluşları daha fazla kâr etmek için iş güvenliğini kısıp Soma madeninde işçilerin ölümüne sebebiyet vermişlerdir. Soma maden patronu ve Türkiye devleti bir insanlık suçu işlemişlerdir ve yargılanmalıdırlar.
Bütün işçiler ve işçi örgütleri, bu ölümlere son vermemiz için birlikte mücadele etmemiz gerekiyor. Unutmayalım, eğer birlikte savaşmazsak işverenler kâr ve sermaye artışı için iş güvenlik önlemlerini kısıp daha fazla ölümlere neden olacaklar.
Alborz Eyaleti Boyacılar Sendikası
İşçi Örgütlenmesi Destek Komitesi
Bir grup Sanandaj işçisi ve öncü işçileri
Mahabat’taki Tutuklu İşçileri Savunma Komitesi
Gohardeşt Hapishanesi 12. salon ve Tebriz Hapishanesinden siyasi ve işçi mahkûmlar adına:
Şahruk Afşin Zamani, Salih Kohandal, Naseh Yusufi, Piruz Mansuri, Hayratiyan, Haşmetullah Tabarzadi, Hamid Ruhani, Muhammed Cerrahi, Halid Hardani
14/05/2014
Bu bildiriyi destekleyenler:
Sahruk Zamani Destek Komitesi
İşçiler Birlik Ağı
İşçilerin Sordukları/24
Son Eklenenler
- Sırrı Süreyya Önder’i, Sırrı Abimizi kaybettik. O, işçilerin birliği, halkların kardeşliği mücadelesine katkılarıyla hep yaşayacak, yüreğindeki umut ve direncin sembolü olan gülümsemesiyle hep saygı ve sevgiyle hatırlanacak.
- İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL’de işçiler toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin tıkanması üzerine 2 Mayısta tam gün iş bıraktı. 31 Mart yerel seçimleri sonrası İzmir Çiğli Belediyesinde tasarruf bahanesiyle işten atılan ve verilen sözlere...
- Dünya işçi sınıfı bu sene de 1 Mayıs’ı baskıcı ve anti-demokratik uygulamaların, işçi sınıfına yönelik saldırıların katlanarak arttığı bir dönemde karşıladı. Öfkesini ve taleplerini tek ses, tek yumruk olup haykırmak isteyen işçi ve emekçiler ABD’...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs, Türkiye genelinde kitlesel katılımla kutlandı. İstanbul başta olmak üzere birçok kentte alanlara çıkan yüz binlerce işçi ve emekçi, yaşadıkları ekonomik ve siyasal sorunlar...
- UİD-DER, İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Kadıköy’de düzenlenen mitingde, “Baskılara, Zorbalığa, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Karşı Umut Örgütlü Mücadelede!” pankartıyla yerini aldı. Her sene olduğu gibi bu...
- İşçi ve emekçilerin sorunlarının ağırlaştığı, toplumda iktidardaki rejime yönelik tepkilerin büyüdüğü bir dönemden geçilirken, tüm Türkiye’de 1 Mayıs mitingleri gerçekleştirildi. 1 Mayıs meydanları bir kez daha işçi ve emekçilerin sömürüye,...
- 1 Mayıslarda dünya işçi sınıfı, kapitalist sömürüye, emperyalist savaşlara karşı alanlara akın etmiş, dünya taleplerini, kapitalist sistemden kurtulma özlemini dile getirmiştir. Bu sistemin efendilerinin, dünya işçi sınıfına savaş, yoksulluk, ağır...
- İşçi sınıfı örgütlü olduğunda gücü ve cüreti büyüktür. Örgütsüz olduğu durumlarda ise ne yazık ki sınıf bilinci geriye gider. Örneğin çevremizdekilerden arada bir duyarız: “Aman boş ver! Malmış mülkmüş hepsi hikâye... Bak Sabancı’nın oğlu bir...
- 1 Mayıs 1977’de hayatını kaybeden emekçiler, DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin çağrısıyla Taksim Kazancı Yokuşunda bir araya gelinerek anıldı. “Yaşasın 1 Mayıs” pankartının açıldığı anmaya sendikalar, emekten yana kurumlar, siyasi partiler ve UİD-DER...
- İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi ve İstanbul Tabip Odası (İTO) 28 Nisan İş Cinayetlerinde Ölenleri Anma ve Yas Günü dolayısıyla Kadıköy’de Süreyya Operası önünde “Çocuk İşçiliğiyle Mücadeleye” şiarıyla basın açıklaması gerçekleştirdi.
- İşçi sınıfının Uluslararası Birlik Dayanışma ve Mücadele Günü 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı. Tüm dünyada ekonomik yıkımın emekçileri, emekçi gençliği çıkışsız bıraktığı bir dönemde, Türkiye’de de baskıları, yasakları arttıran, korku iklimi yaratarak...
- Merhaba kardeşler. Biz İstanbul Avrupa Yakasında yaşayan kadınlarız. Kimimiz çeşitli sektörlerde çalışan işçileriz, kimimiz emekliyiz, kimimiz de ev emekçisiyiz. Ankara’dan, Gebze’den UİD-DER’li kadınların 1 Mayıs’ta haykıracakları taleplerini...
- Bizler genç işçi ve öğrencileriz. Kendimizi bildik bileli, “böyle gelmiş böyle gider” denildi bize hep. “Bu insanlardan bir şey olmaz, sen sesini çıkarırsan yalnız kalırsın”… Fakat geçtiğimiz günlerde neredeyse bütün kentlerde işçi ve emekçiler, ön...