Buradasınız
İş Güvenliği Yasasına 4. Kez Erteleme Ne Anlama Geliyor?
2012 yılında İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu çıkartıldı. Bu kanun ile birlikte işyerlerinin birçoğunda iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi bulundurma zorunluluğu getirildi. Kamu kurumları ve 50’den az işçi çalıştıran işyerleri için uzman ve hekim çalıştırma zorunluluğu ise 2014 yılında başlayacaktı.
2014 yılına gelindiğinde ise “iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin ulaşılabilirliğinin yaygınlaştırılması, arz talep dengesinin oluşturulması, rekabet ve istihdamı olumsuz etkileyecek unsurların ortadan kaldırılması amacıyla” denerek 1 Temmuz 2016’a ertelendi. 2016 yılı geldiğinde,“kamu kurumlarında uygulamada yaşanan sorunların giderilmesi, ekonomi açısından küçük esnafların da yer aldığı elliden az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan yaklaşık 1 milyon işyeri ve 4,2 milyon çalışanın kapsama girmesiyle, işyerlerinin kendi çalışanları arasından görevlendirmelerine imkân sağlanması açısından zaman tanınması amacıyla” denenerek, kanun bir kez daha ertelendi, süre 1 Temmuz 2017’ye kadar uzatıldı. 2017’de ise bu sefer kanunu ertelemekle kalmadılar. 50’nin altında işçi çalıştıran az tehlikeli işyerlerinde iş güvenliği uzmanlığı görevini patronların kendisinin yapabilmesinin önünü açtılar ve yasayı 1 Temmuz 2020’ye kadar ertelediler. Hiçbir güvenlik önlemi almayan patronlar, iş güvenliği uzmanlığı görevini kendileri yaptıklarında sonuç işçiler için tam bir yıkım oluyor.
14 Temmuzda Meclise bir yasa tasarısı sunuldu. Bu yasa tasarısıyla 50’nin altında işçi çalıştıran az tehlikeli işyerleri ve kamu kurumları için iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi çalıştırma zorunluluğu 4. kez ertelendi. Bu sefer erteleme tam 3,5 yıl için! Kanunun yürürlüğe gireceği tarih 31 Aralık 2023. Hükümet ve patronlar hiçbir fırsatı kaçırmıyorlar, bu sefer de ertelemenin gerekçesi olarak her şeyin bahanesi, kamuflajı haline getirilen Covid-19’u gösteriyorlar. Yasa taslağının gerekçesi aynen şu şekilde: “Yeni koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle eğitimlerin aksaması ve ilgili sınavların gerçekleştirilememesinden kaynaklı olarak oluşacak uzman ve hekim açıklarını önlemek adına.” Evet, iş güvenliği uzmanlığı ve işyeri hekimliği için Mayıs ayında yapılması planlanan sınav 7 Kasım tarihine ertelenmiştir. Madem sınav ertelendiği için yasanın hayata geçirilmesi ertelenmek isteniyor o zaman neden yasa 2020 yılının sonuna değil de 2023 yılının sonuna erteleniyor? İşçinin güvenliğini maliyet, iş güvenliği uzmanlarını ayak bağı olarak gören patronlar ve onların temsilcisi iktidar, yasal zorunlulukları ne kadar ötelersek o kadar kârdır anlayışıyla hareket ediyor.
Her yıl 2000’den fazla işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybediyor. Yaralanan ve sakat kalanların sayısı çok daha fazla! Bu işçilerin yaklaşık %4-5’i az tehlikeli diye geçen işyerlerinde çalışıyor. Yasanın uygulanmasında birçok sorun bulunmasına rağmen bir de durmadan ertelemelerle işçilerin sağlığına ve güvenliğine değer verilmediğini görüyoruz. Daha yakın zamanda Sakarya-Hendek’te yaşanan faciada 7 işçi ölmüştü. Patlama olmasına rağmen hiçbir önlem alınmadan kalan patlayıcı maddelerin taşınması esnasında bir kez daha patlama oldu, 3 kişi daha hayatını kaybetti. İkinci patlama ile ilgili Meclise araştırma önergesi sunuldu, AKP ve MHP’nin oyları ile önerge derhal reddedildi. Hendek’teki patlamayla birlikte iş kazaları yeniden işçilerin gündemine girmişken utanmadan kaşla göz arasında 1 Temmuzda yürürlüğe girmesi gereken iş güvenliği kanununun söz konusu maddeleri bir kez daha ertelendi.
Çalışma Bakanlığının verilerine baktığımızda şu an Türkiye genelinde 13 bin 253 A sınıfı, 18 bin 256 B Sınıfı, 39 bin 281 C sınıfı iş güvenliği uzmanı ve 28 bin 980 işyeri hekimi bulunmaktadır. Her ertelemede yeterli sayıda uzman ve hekim yok deniliyor fakat birçok iş güvenliği uzmanı iş bulamıyor. Bu ne yaman çelişki! İş güvenliği uzmanlarının birçoğu OSGB bünyesinden işyerlerine atama usulüyle görevlendiriliyor. OSGB bünyesinde çalışan uzmanların geneli, 30-40 firmada birden görevlendiriliyor. Aynı anda bu kadar firmaya bakmanın imkânsız olduğunu herkes biliyor. Asıl bununla ilgili düzenlemeler yapılması, iş güvenliğini kâğıt üzerindeki formaliteden çıkartıp önlem almayan patronlara ciddi yaptırımların uygulamaya sokulması gerekirken, işçinin yaşamını zerre kadar düşünmeyen iktidar, sürekli bir erteleme politikası izliyor. 6331 sayılı kanunda açıkça iş güvenliği uzmanlarının “rehber” olduğu belirtilirken yaşanan kazalarda uzmanlar yargılanıyor, tutuklanıyorlar. Bu gidişat ancak işçiler örgütlenirse değişir, başka bir çözüm yolu yok!
- Bumerang Geri Döner!
- Engelli Koşu ve Örgütlülük
- “İş Barışı” mı Hak Arayışı mı?
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Yoksulluk Azaldı mı?
- Sermayenin Saldırılarına Karşı Birliğimizi Örgütleyelim!
- İşçi Dayanışması 191. Sayı Çıktı!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Sağlığımızı Mucizelerle Değil Birliğimizle Koruyabiliriz
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- MESS Sözleşmesinden Çıkardığımız Bir Ders Var
- Patron Haklı mı?
- Unutma, Örgütlen, Hesap Sor!
- Bölünenler mi Birleşenler mi Kazanır?
- Örgütlülük İşçi Sınıfının Gücü, Toplumun Umududur!
- İşçi Dayanışması 190. Sayı Çıktı!
- Asıl Düşman Olan Kim?
- “Dejavu” Sarmalını Kırmak İçin
- Derby’den Özak’a Sendikalı Olma, Sendika Seçme Hakkı
- Boyun Eğmek mi Birlikte Karşı Durmak mı?
- İcra ve İflas Yasasındaki değişiklik ne anlama geliyor?
- Covid-19, Kısa Çalışma ve Ücretsiz İzin Gerçeği
- AKP’nin Torba Yasası: Patronlara Kıyak, İşçilere Saldırı
- Pandemi, Ücretsiz İzinler ve Hak Gaspları
- İş Güvenliği Yasasına 4. Kez Erteleme Ne Anlama Geliyor?
- Kronik Hastalığı Olan İşçilerin ve Hamile Kadınların Yasal Hakları
- Koronavirüs ve Yasal Haklarımız
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/2
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/1
- İşçilerin Sordukları/78
- Emeklilik Hakkımız İçin Topyekûn Mücadele Edelim!
- Yargıtay’ın Hamile İşçiler İçin Emsal Kararı
- İşçilerin Sordukları/75
- İşçilerin Sordukları/74
- İşçilerin Sordukları/73
- İşçilerin Sordukları/72
Son Eklenenler
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...
- İzmir Gaziemir Ege Serbest Bölgesinde bulunan Gates Endüstriyel Metal Kauçuk fabrikasında 8 Martta başlayan grev kazanımla sonuçlandı. 18-19 Martta Enerji-Sen öncülüğünde iş bırakarak İBB önünde seslerini duyuran İstanbul Enerji AŞ işçilerinin...