Buradasınız
İşçilerin Sordukları/8

Meslek hastalığı nedir?
Sosyal Sigortalar Kanunu’na göre meslek hastalıkları, işçinin çalıştırıldığı veya yaptığı işin niteliğinden dolayı tekrarlanan bir sebeple ya da işin yürütüm şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, bedensel sakatlık yahut ruhi arıza halleridir. Meslek hastalıklarının çeşitleri, Çalışma Gücü Yönetmeliği’nde belirlenmiştir.
Örneğin, uzun bir süre boyunca gürültülü bir ortamda çalışmış bir işçinin işitme kaybı “meslek hastalığı” olarak tanımlanır. İşin yürütüm şartlarına göre, işçiyi maruz kaldığı gürültüden korumak işverenin yükümlülüğüdür. İşin yürütüm şartına göre, patron, işin niteliği gereğince işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerini almak zorundadır.
Meslek hastalıkları diğer hastalıklardan farklıdır. Meslek hastalıklarının belirlenmesinde işçinin yaptığı işin niteliği, işin sürekli tekrarlanması ve o işi yaptığı süre esas alınır. Yani meslek hastalıkları doğrudan çalışma koşulları ile ilgilidir. Çalışma koşullarında yapılan uygun düzenlemelerle meslek hastalıklarının tümü engellenebilir.
Meslek hastalıkları hastanesine nasıl başvurulur? Türkiye’de kaç tane meslek hastalıkları hastanesi vardır?
Bir işçinin, meslek hastalığının tespit edilebilmesi için meslek hastalıkları hastanesine başvurması gerekir. Bu hastanelere başvuru:
İşçinin bir sağlık biriminden, meslek hastalığı şüphesiyle ilgili meslek hastalıkları hastanesine sevki;
İşçinin bir dilekçeyle sigorta müdürlükleri aracılığıyla, ilgili meslek hastalıkları hastanesine sevki;
Meslek hastalıkları hastanesinde yapılan periyodik muayene sonucu meslek hastalığı şüphesi bulunan işçinin başvurusuyla;
İşyeri hekimlerince meslek hastalığı şüphesi olan işçinin başvurusu yoluyla yapılabilir.
Meslek hastalığı teşhisi nasıl konulur?
Bir işçinin meslek hastalığına yakalandığının tespit edilmesinde meslek hastalıkları hastaneleri ile Sosyal Sigortalar Kurumu’nun belirlediği üniversite hastanelerinin düzenlediği kurul raporları esas alınır. Bu raporlarla hastalığın meslek hastalığı kapsamında yer alıp almadığı tespit edilir. İşçinin hastalığının çalışmasını ne kadar engelleyeceği, yani işgücü kaybı oranı belirlenir. Hangi hastalıkların meslek hastalığı sayılacağı Çalışma Gücü Yönetmeliğindeki Meslek Hastalıkları Listesine göre tespit edilir.
İşçinin hastalığı meslek hastalığı kapsamına alınmazsa nereye başvurabilir?
İşçi, hastalığının meslek hastalığı kapsamına alınmamasına ya da sağlık kurulu tarafından verilen maluliyet derecesine itiraz etmek için SGK Yüksek Sağlık Kurulu’na bir dilekçe ile başvurabilir.
Dünyada tanımlanmış 40 bin çeşit meslek hastalığı olmasına rağmen, Türkiye’de sadece 533 hastalık meslek hastalığı olarak tanımlanmıştır. Bu durum, Türkiye’de meslek hastalıklarının üzerinin örtüldüğü anlamına gelmektedir. Patronlar, işyerlerinde meslek hastalıklarını engelleyecek düzenlemeleri yapmazken, hükümet de işyerlerini denetlememekte, bu hastalıkların tanımlanması ve tedavi edilmesi için üzerine düşeni yapmamaktadır. Bu nedenle yaptığı işten kaynaklanan bir hastalığa yakalandığını düşünen işçiler, mutlaka meslek hastalıkları hastanesine başvurarak işyeri koşullarının incelenmesi ve düzeltilmesi için mücadele etmelidirler.
- Sorumluluğu İşçiye Yıkmanın Yolu: “Ya Güvenli Çalış Ya Hiç Çalışma”
- “Benim Suçumdu Abla”
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Sadeleştirince Açığa Çıkanlar…
- Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz!
- 1 Mayıs: Gün Gelir Zorbalar Kalmaz Gider!
- İşçi Dayanışması 204. Sayı Çıktı!
- Uçurumun Kenarından Özgürlüğün Dünyasına
- Fitre Asgari Ücretliye, Emekliye Veriliyorsa…
- Fiyonklu Kazıklar Çoğalırken
- Doğru Tarafta, Bizim Safta Olabilmek…
- Arenalardan TikTok’a Uyuşturma Araçları
- Özlemini Çektiğimiz Güzel Günler İçin Birleşelim!
- İşçi Dayanışması 203. Sayı Çıktı!
- Uyanmak İçin Sabırsızlanacağımız Günler İçin
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
- Hak Verilmez, Alınır!
- Hüsrevlerin Değil Ferhatların Destanıdır Hatırlanan
- Büyük Resmi Görelim, Birliğimizi Örelim!
- Sendikalaşmak Türkiye’de Neden Zor?
- “Aile Yılı” İlan Edenler Neyin Peşinde?
- Katliamların Sorumlusu Kim?
- Patronlar Çok Para Kazanırken…
- İcra ve İflas Yasasındaki değişiklik ne anlama geliyor?
- Covid-19, Kısa Çalışma ve Ücretsiz İzin Gerçeği
- AKP’nin Torba Yasası: Patronlara Kıyak, İşçilere Saldırı
- Pandemi, Ücretsiz İzinler ve Hak Gaspları
- İş Güvenliği Yasasına 4. Kez Erteleme Ne Anlama Geliyor?
- Kronik Hastalığı Olan İşçilerin ve Hamile Kadınların Yasal Hakları
- Koronavirüs ve Yasal Haklarımız
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/2
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/1
- İşçilerin Sordukları/78
- Emeklilik Hakkımız İçin Topyekûn Mücadele Edelim!
- Yargıtay’ın Hamile İşçiler İçin Emsal Kararı
- İşçilerin Sordukları/75
- İşçilerin Sordukları/74
- İşçilerin Sordukları/73
- İşçilerin Sordukları/72
Son Eklenenler
- İzmir’de Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Oryantal Tütün Paketleme (OTP), TTL Tütün ve Sunel Tütün fabrikalarında süren grevler anlaşmayla sonuçlandı. Genel-İş Sendikasında örgütlü İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL işçileri düşük ücret...
- Dünyada ve Türkiye’de olup bitenler üzerine sohbet ederken genç bir işçi kardeşimiz, “valla artık haberlere bakmıyorum, zaten benim kendi derdim başımdan aşkın” dedi. Aslında hepimizin derdi başından aşkın. Ama belki de bu nedenle çevremizdeki...
- Sömürüye başkaldırının sembolü, tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı, evrensel bir mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Yüreği 1 Mayıs coşkusuyla, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan tüm işçilere selam...
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...
- Arjantin’de faşist devlet başkanı Javier Milei’nin 2023 yılı sonunda iktidara gelmesinden bu yana işçiler üçüncü kez genel greve çıktı. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT) çağrısıyla 10 Nisan Perşembe günü ülke çapında 24 saatlik grev gerçekleşti....
- Panayırdaki gösteri için adam avazı çıktığı kadar bağırarak müşteri çekmek istiyormuş ama gösteri o kadar kötüymüş ki kimse adama kanıp gösteriye gitmiyormuş. Panayır açılalı epey olmuştur ve çığırtkana kanarak girenlerin söyledikleri de kulaktan...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Peki, hangi koşullarda karşılıyoruz 1 Mayıs’ı? İşçiler, emekçiler olarak hepimiz ağırlaşan sorunlarımızın çözülmesini, üzerimizdeki baskının hafiflemesini istiyoruz....
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...