Buradasınız
Kadıköy’de Eylem: “Can Atalay Serbest Bırakılmalıdır!”
Hatay halkının oylarıyla Türkiye İşçi Partisi (TİP) milletvekili seçilen Can Atalay hukuksuz bir şekilde hapiste tutulmaya devam ediliyor. 27 Aralıkta Anayasa Mahkemesince ikinci kez verilen ihlal kararını değerlendiren İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi dosyayı Yargıtay 3. Ceza Dairesine gönderdi. Anayasaya ve Anayasa Mahkemesinin verdiği karara göre serbest bırakılması gereken Can Atalay’ın özgürlüğü, iktidarın sopası haline gelmiş olan yargı sisteminin oyunlarıyla gasp ediliyor. TİP’in çağrısıyla, 28 Aralıkta Kadıköy İskele Meydanında bir kez daha bir protesto eylemi gerçekleştirildi, Atalay’ın serbest bırakılması talep edildi.
Eyleme çok sayıda siyasi parti, demokratik kitle örgütleri, sosyalist örgütler ve UİD-DER katıldı. “AYM Kararı Uygulansın”, “Faşizme Karşı Omuz Omuza”, “Hatay Halkı Vekilini İstiyor”, “Kurtuluş Yok Tek Başına ya Hep Beraber ya Hiçbirimiz”, “Halkın Vekili Tutsak Edilemez” sloganlarının atıldığı eylemde Can Atalay’ın avukatı Özgür Urfa’ya ve katılımcı kurumlara söz verildikten sonra basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamada şu sözlere yer verildi:
“Yargı darbesine karşı burada bugün olduğu gibi omuz omuza bugüne kadar nasıl mücadele ettiysek bundan sonra da bu mücadeleyi güçlendirerek devam edeceğiz. Dün adliye çıkışında söylediğimiz gibi, 13. Ağır Ceza Mahkemesinin kapısında her ne kadar mahkeme yazsa da orası artık bir mahkeme değildir. Karara imza atanlar her ne kadar cübbe giyse de o kişiler hâkim değildir. Dün açık açık suç işlemişlerdir. Anayasa Mahkemesine başkaldırmışlardır. Bunu kabul etmiyoruz. Bundan sonra da etmeyeceğiz. Buradan sorumluluk çağrımızı tekrar ediyoruz. Hâkim ve savcılar kurulu derhal bu hâkimleri görevden almalıdır. Yerlerine yeni hâkimler atanarak bu karar yeniden değerlendirilmelidir. Barolara, Barolar Birliği’ne çağrımızdır. Artık hukuk örgütleri bu pespayeliğe son vermek için derhal bir araya gelmeli ve etkin bir eylem planı ortaya koymalıdır. Aksi halde adliye binalarına gitmenin, dava açmanın hiçbir anlamı kalmayacaktır. Bugün Hatay milletvekilimiz Can Atalay’ın esaretinin 228. günü. Anayasa Mahkemesi 21 Aralıkta Can Atalay’ın başvurusu hakkında “seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı” ve “kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı” ile “Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkının” ihlal edildiğine ve tahliyesine hükmetti. Bu hükmün gerekçeli kararını dün kararı uygulamakla yükümlü olan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine iletti. 13. Ağır Ceza Mahkemesi, basitçe Anayasa Mahkemesi kararını uygulayın hükmü içeren bu kararı görüştü ve topu daha önce yaptığı gibi Yargıtay’a atan bir karar verdi. “Karar” diyoruz fakat 10 saat boyunca toplanıp yarısı boşluk olan 2,5 sayfadan oluşan bu metnin Anayasa’ya ve hukuka uygun bir karar olmadığını görüyoruz. Bunun saraydan gelen talimatın yazıldığı bir metin olduğunu biliyoruz.”
Açıklamanın sonunda bir kez daha “Hatay halkının iradesi olan milletvekilimizin özgürlüğü artık daha fazla gasp edilmemelidir. Anayasa Mahkemesinin kararı uygulanmalıdır. Can Atalay serbest bırakılmalıdır” denildi.
- Asgari Ücret Asgari Zam Gördü!
- Balıkesir’de ZSR Mühimmat Fabrikasında İşçi Katliamı
- İş Kazalarına Karşı Daha Fazla Örgütlenelim
- Hitachi Energy’de Anlaşma İmzalandı, Grev Sonlandırıldı
- TİS Yetki Sistemi, Sorunlar ve Çözüm Arayışları Toplantısı Düzenlendi
- Selçuk, 5 Küçük Kardeş ve Annelik
- DİSK Asgari Ücret Taleplerini Açıkladı
- Kartal’da Binlerce Emekçi Haykırdı: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Önümüzdeki En Büyük Engel Sömürü Düzenidir
- Kanatları Kesik Gençler Ülkesine Yolculuk
- 1-0 Önde Olmak İçin Örgütlü Mücadeleye!
- 2021 Tüm Emekliler Sendikası’ndan Tekirdağ’da Eylem
- Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nden Gözaltılara Karşı Eylem
- Kadınlar Şiddete, Eşitsizliğe, Yoksullaştırma Politikalarına Boyun Eğmiyor
- BES Kandırmacası ve İptal Eziyeti
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Polonez Direnişçileri: 100 Gündür Buradayız Kazanmadan Gitmeyiz!
- 5 Kardeş Neden Öldü?
- Esir miyiz?
- Hesap Sormadıkça İş Cinayetleri Devam Edecek!
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...